What does çaresiz in Turkish mean?

What is the meaning of the word çaresiz in Turkish? The article explains the full meaning, pronunciation along with bilingual examples and instructions on how to use çaresiz in Turkish.

The word çaresiz in Turkish means incurable, ümitsiz, çaresiz, çaresizliğe kapılmış, tedavisiz, tedavisi olmayan/tedavi edilemez, kötümser, karamsar, ümitsiz, umutsuz, çaresiz, aciz, zavallı, çaresiz, beceriksiz, kabiliyetsiz, yardım isteyecek kimsesi olmamak/çaresiz kalmak, zavallı/çaresiz/biçare kimse. To learn more, please see the details below.

Listen to pronunciation

Meaning of the word çaresiz

incurable

ümitsiz, çaresiz, çaresizliğe kapılmış

adjective (person: needing help) (kişi)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
The people of the famine-stricken country are desperate.

tedavisiz, tedavisi olmayan/tedavi edilemez

adjective (that cannot be cured)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
Many types of cancer are incurable.

kötümser, karamsar

adjective (pessimistic, helpless)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
Don't be so defeatist; you will surely succeed someday!

ümitsiz, umutsuz

adjective (feeling hopeless, pessimistic)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
The despairing woman had lost her job and didn't know how she would pay next month's rent.

çaresiz, aciz, zavallı

adjective (person: helpless)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
We all felt powerless during the hurricane.

çaresiz

adjective (situation: hopeless)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
The disaster victims found themselves in a desperate situation.

beceriksiz, kabiliyetsiz

adjective (unable to do things)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
Jim was totally helpless in the kitchen.

yardım isteyecek kimsesi olmamak/çaresiz kalmak

noun (no help or support available)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
When he lost his job, his insurance, and his wife, he had nowhere to turn.

zavallı/çaresiz/biçare kimse

noun (dated (unfortunate person)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Look at those poor wretches scrabbling for food parcels.

Let's learn Turkish

So now that you know more about the meaning of çaresiz in Turkish, you can learn how to use them through selected examples and how to read them. And remember to learn the related words that we suggest. Our website is constantly updating with new words and new examples so you can look up the meanings of other words you don't know in Turkish.

Do you know about Turkish

Turkish is a language spoken by 65-73 million people around the world, making it the most commonly spoken language in the Turkic family. These speakers mostly live in Turkey, with a smaller number in Cyprus, Bulgaria, Greece and elsewhere in Eastern Europe. Turkish is also spoken by many immigrants to Western Europe, especially in Germany.