İngilizce içindeki censor ne anlama geliyor?
İngilizce'deki censor kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte censor'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İngilizce içindeki censor kelimesi sansürcü, sansürlemek, sansür uygulamak, sansürden geçirmek, (orduda) yazışma ve mektupları okuyan görevli, sansür görevlisi anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
censor kelimesinin anlamı
sansürcünoun ([sb] who censors films) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Censors refused to certify the film for anyone under 17. |
sansürlemek, sansür uygulamak, sansürden geçirmektransitive verb (suppress or expurgate) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) The last part of his speech was censored by authorities. |
(orduda) yazışma ve mektupları okuyan görevli, sansür görevlisinoun (limits information) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) During wartime, censors often blacked out huge sections of soldiers' letters to their families. |
İngilizce öğrenelim
Artık censor'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.
censor ile ilgili kelimeler
Eş anlamlılar
İngilizce sözcükleri güncellendi
İngilizce hakkında bilginiz var mı
İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.