İngilizce içindeki raving ne anlama geliyor?

İngilizce'deki raving kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte raving'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İngilizce içindeki raving kelimesi zırva, övgü dolu konuşma, çılgın, deli, olağanüstü, hezeyan, coşkulu övgü, bağırıp çağırmak, hezeyan etmek, hezeyan etmek, göklere çıkarmak, çok övmek, çılgın dans partisi, tamamen çılgın/deli, tam bir deli, delirmiş, çıldırmış, zırdeli anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

raving kelimesinin anlamı

zırva

noun (usually plural (irrational talk)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Don't pay any attention; they're just the ravings of a narcissist.

övgü dolu konuşma

noun (uncountable (enthusiastic talk)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
All this raving about the new restaurant makes me want to eat there.

çılgın, deli

adjective (delirious)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
That raving maniac was talking about devil-worship.

olağanüstü

adjective (informal (extreme)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
The new restaurant was a raving success.

hezeyan

noun (rant)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
The angry man's rave went on for several minutes.

coşkulu övgü

noun (enthusiastic praise)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
The newspaper published a rave about the new play on Broadway.

bağırıp çağırmak, hezeyan etmek

intransitive verb (speak wildly)

(geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").)
The madman was raving.

hezeyan etmek

(speak angrily)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
Poor Fred's always raving about how the government is out to get him.

göklere çıkarmak, çok övmek

(praise enthusiastically)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
The critics are raving about that new film.

çılgın dans partisi

noun (mainly UK (dance party)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Josh and Karen are going to a rave tonight.

tamamen çılgın/deli, tam bir deli

noun (insane person)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
He was yelling and jumping up and down like a raving lunatic.

delirmiş, çıldırmış, zırdeli

adjective (slang (insane)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
You'd be stark-raving mad to enter the jungle without a guide.

İngilizce öğrenelim

Artık raving'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.

İngilizce hakkında bilginiz var mı

İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.