İngilizce içindeki roll up ne anlama geliyor?

İngilizce'deki roll up kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte roll up'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İngilizce içindeki roll up kelimesi tomar yapmak, yukarı kalkmak, varmak, varmak, gel buraya, sigara sarmak, sarılabilir, sarma sigara, , kalabalık, kollarını sıvamak, kolları sıvamak anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

roll up kelimesinin anlamı

tomar yapmak

phrasal verb, transitive, separable (wind into a scroll)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
He rolled up the certificates and kept them in a safe place.

yukarı kalkmak

phrasal verb, intransitive (curl at edge)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
This sheet of paper won't stay flat. The edges keep rolling up.

varmak

phrasal verb, intransitive (informal, figurative (arrive)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
Just then, he rolled up in a shiny new car.

varmak

(informal, figurative (arrive somewhere)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
The drivers rolled up to the starting line and waited for the race to begin.

gel buraya

interjection (dated (Come and see!)

(ünlem: Üzüntü, sevinç, korku, kızgınlık, şaşkınlık gibi duyguları belirtir veya bir kimseyi çağırmak için kullanılır.)
The stallholder called out, "Roll up! Roll up! All ladies' shoes now half price!"

sigara sarmak

phrasal verb, intransitive (informal (make a cigarette)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
He finished rolling up and asked me for a light.

sarılabilir

adjective (can be rolled up)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
Andrea takes a roll-up mat to her yoga class.

sarma sigara

noun (UK, informal (cigarette)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Jon smokes roll-ups because they are cheaper than manufactured cigarettes.

adjective (investment fund)

kalabalık

noun (AU informal (crowd at a gathering)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)

kollarını sıvamak

verbal expression (sleeves: push, fold up)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
I rolled up my sleeves so that they wouldn't get stained with paint.

kolları sıvamak

verbal expression (figurative (prepare for work)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
It's time to roll up my sleeves and get to work on my income tax returns.

İngilizce öğrenelim

Artık roll up'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.

İngilizce hakkında bilginiz var mı

İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.