İngilizce içindeki simpler ne anlama geliyor?
İngilizce'deki simpler kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte simpler'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İngilizce içindeki simpler kelimesi basit, kolay, yalın, sade, yalın, basit, alçakgönüllü, mütevazi, ahmak, budala, basit, basit, geniş zaman, yalnız, yalnızca, sadece (tek bir amaçla), çok kolay, çok basit, geçmiş zaman kipi anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
simpler kelimesinin anlamı
basit, kolayadjective (easy) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) The puzzle was simple for him to solve. Bulmacanın çözümü basitti (or: kolaydı). |
yalın, sadeadjective (plain, uncomplicated) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) This is a simple game that anybody can learn. ⓘBu cümle, İngilizce cümlenin çevirisi değildir. Yalın bir dille yazılmış olan roman okuyanları hayran bıraktı. |
yalın, basitadjective (math: involving one element) (matematik) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) This is a simple equation because it only has one variable. |
alçakgönüllü, mütevaziadjective (humble) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) The monks were known for their simple ways. |
ahmak, budalaadjective (unintelligent) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) He is just a simple, easy-going country boy. |
basitadjective (botany: undivided) (yaprak) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) This particular tree has simple leaves, with no divisions. |
basitadjective (fruit: growing from one ovary) (meyve) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) This is a simple fruit, growing from just one ovary. |
geniş zamannoun (grammar: indicative tense) (dilbilgisi) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) The present simple is one of the first tenses which students are taught when they are learning English. |
yalnız, yalnızca, sadece (tek bir amaçla)adjective (informal (sheer, utter) Those Wall Street bankers are crooks, pure and simple. That is nothing more than extortion, pure and simple. |
çok kolay, çok basitadjective (informal (straightforward) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Learning how to make popcorn at home is simple as ABC. |
geçmiş zaman kipinoun (grammatical tense: preterit) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
İngilizce öğrenelim
Artık simpler'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.
simpler ile ilgili kelimeler
İngilizce sözcükleri güncellendi
İngilizce hakkında bilginiz var mı
İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.