Portekizce içindeki esperança ne anlama geliyor?
Portekizce'deki esperança kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte esperança'ün Portekizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Portekizce içindeki esperança kelimesi ümit, umut, beklenti, umut, ümit, dilek, temenni, arzu, istek, güven, itimat, umuduyla, ümidiyle, çaresizce, niyetiyle, ömür, umut ışığı, ümit ışığı, ortalama ömür, ümidi kesmek, umudu kaybetmek, ümidi kesmek, ümidini kaybetmek, umudunu yitirmek, umut etmek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
esperança kelimesinin anlamı
ümit, umut, beklentisubstantivo feminino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Minha esperança é que você tenha sucesso trabalhando arduamente. |
umut, ümitsubstantivo feminino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Você é nossa única esperança! |
dilek, temenni, arzu, istek
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Ele tem muitos desejos para o futuro. Gelecek için pek çok temennim var. |
güven, itimatsubstantivo feminino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
umuduyla, ümidiyleexpressão (zarf: Fiillerin niteliğini belirtir (örnek: "Bu ev daha güzel görünüyordu").) |
çaresizcelocução adjetiva (zarf: Fiillerin niteliğini belirtir (örnek: "Bu ev daha güzel görünüyordu").) |
niyetiyleexpressão |
ömür(kişi) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) A expectativa de vida média do homem está aumentando na maioria dos países. |
umut ışığı, ümit ışığı
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Os dados recentes ofereceram um pingo de esperança de que a economia europeia está melhorando. |
ortalama ömür(BRA) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) A expectativa de vida para uma homem nos EUA é de cerca de 75 anos. |
ümidi kesmek, umudu kaybetmekexpressão (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Os parentes do desaparecido dizem que ainda não é hora de perder a esperança. |
ümidi kesmekexpressão (birisinden, bir şeyden) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Brian abandonou a escola e se recusou a ter um emprego; seus pais começavam a perder a esperança nele. Às vezes, quando leio os jornais, perco a esperança na humanidade. |
ümidini kaybetmek, umudunu yitirmekexpressão (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Perdi a esperança de fazer Júlia enxergar meu ponto de vista. |
umut etmek
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Não sei se vai funcionar, mas temos que ter esperança. |
Portekizce öğrenelim
Artık esperança'ün Portekizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Portekizce içinde arayabilirsiniz.
esperança ile ilgili kelimeler
Portekizce sözcükleri güncellendi
Portekizce hakkında bilginiz var mı
Portekizce (português), Avrupa'nın İber yarımadasına özgü bir Roma dilidir. Portekiz, Brezilya, Angola, Mozambik, Gine-Bissau, Cape Verde'nin tek resmi dilidir. Portekizce, 215 ila 220 milyon anadili ve 50 milyon ikinci dil konuşanı olmak üzere toplamda yaklaşık 270 milyona sahiptir. Portekizce genellikle dünyada en çok konuşulan altıncı dil, Avrupa'da üçüncü sırada yer alır. 1997'de kapsamlı bir akademik çalışma, Portekizce'yi dünyadaki en etkili 10 dilden biri olarak sıraladı. UNESCO istatistiklerine göre, Portekizce ve İspanyolca, İngilizce'den sonra en hızlı büyüyen Avrupa dilleridir.