Fransızca içindeki genre ne anlama geliyor?
Fransızca'deki genre kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte genre'ün Fransızca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Fransızca içindeki genre kelimesi ismin cinsiyeti, cinsiyet, familya, yaklaşık, yaklaşık olarak, takriben, cinsiyet, tarz, tür, çeşit, cins, tür, tür, çeşit, kişi, kimse, çeşit, tür, tip, çeşit, tür, tip, tür, tip, çeşit, cins, zevk, vasıf, tip, çeşit, tür, yok ya, tür, çeşit, tip, demek, insanlık, beşeriyet, insaniyet, insanlık, beşeriyet, eşsiz, benzersiz, özel okul öğrencisi gibi, baş belası kimse, insan ırkı, böyle, bu gibi, bu çeşit, bu tür, -ar, -er, tip, günlük hayatı tasvir eden anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
genre kelimesinin anlamı
ismin cinsiyeti, cinsiyetnom masculin (Grammaire) (dilbilgisinde) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) En français, tous les noms ont un genre. Fransızcada tüm isimlerin cinsiyeti vardır. |
familyanom masculin (biyoloji) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
yaklaşık, yaklaşık olarak, takriben(familier, jeune) (zarf: Fiillerin niteliğini belirtir (örnek: "Bu ev daha güzel görünüyordu").) Il mesure, genre, 1 m 80. Yaklaşık olarak bir seksen boyundadır. |
cinsiyet(homme ou femme) (kişi) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
tarz, türnom masculin (Art) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Elvis est le père du genre musical que l'on appelle rock n' roll. |
çeşit, cins, tür
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Ian travaille dur ; nous avons besoin de quelqu'un de son genre dans ce département. |
tür, çeşitnom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Je cherche une chemise d'un genre particulier. |
kişi, kimsenom masculin (péjoratif) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Je n'aime pas son genre. Je ne lui fais pas confiance. |
çeşit, tür, tipnom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Barbara est très forte : les femmes de ce genre (or: cet acabit) devraient être athlètes. |
çeşit, tür, tip(sorte) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Les données de ce genre ont tendance à être inutiles pour notre travail. |
tür, tip, çeşit, cins
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) ll y a tellement de sortes d'appareils photo qu'il est difficile d'en choisir un. |
zevk(familier) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Me droguer ? Non, c'est pas mon truc. Uyuşturucu kullanmak zevkim değil. |
vasıf
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
tip, çeşit, tür
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) C'est ce type (or: genre) de nourriture que je préfère. En beğendiğim yemek çeşidi budur. |
yok ya(familier, ironique) (ünlem: Üzüntü, sevinç, korku, kızgınlık, şaşkınlık gibi duyguları belirtir veya bir kimseyi çağırmak için kullanılır.) Tu vas m'aider à faire le ménage ? C'est ça... |
tür, çeşit, tipnom masculin (sorte) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Je n'aime pas ce type de comportement. |
demeklocution verbale (familier, jeune) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Il était genre « je ne veux pas faire ça ». |
insanlık, beşeriyet, insaniyet
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Cette nouvelle découverte bénéficiera à toute l'humanité. |
insanlık, beşeriyet
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) L'humanité devrait réfléchir à son avenir et traiter la planète avec respect. |
eşsiz(personne ou objet) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
benzersiz(personne ou objet) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) C'est un bijou unique, entièrement fait à la main. |
özel okul öğrencisi gibi(abréviation, familier) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Je ne porterai pas ce pull sans manches BCBG à la fête. |
baş belası kimse
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Certaines personnes pensent que les percepteurs des impôts sont des rebuts de l'humanité. |
insan ırkınom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le genre humain court à sa perte s'il ne prend pas soin de la planète. |
böyle, bu gibi, bu çeşit, bu tür
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Je trouve ce genre de personnes ennuyeux. |
-ar, -er
Je ne suis pas surprise, ça serait bien son genre de partir pour un autre pays sur un coup de tête. |
tipnom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) ⓘCette phrase n'est pas une traduction de la phrase originale. Bu adam benim tipim değil. |
günlük hayatı tasvir edenlocution adjectivale (peinture) (sanat) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Cette peinture de genre nous expose la scène d'un marché. |
Fransızca öğrenelim
Artık genre'ün Fransızca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Fransızca içinde arayabilirsiniz.
genre ile ilgili kelimeler
Fransızca sözcükleri güncellendi
Fransızca hakkında bilginiz var mı
Fransızca (le français) bir Roman dilidir. İtalyanca, Portekizce ve İspanyolca gibi, bir zamanlar Roma İmparatorluğu'nda kullanılan popüler Latince'den gelir. Fransızca konuşan bir kişi veya ülke "Francophone" olarak adlandırılabilir. Fransızca 29 ülkede resmi dildir. Fransızca, Avrupa Birliği'nde en çok konuşulan dördüncü ana dildir. Fransızca, İngilizce ve Almanca'dan sonra AB'de üçüncü sırada yer alır ve İngilizce'den sonra en yaygın olarak öğretilen ikinci dildir. Dünyanın Fransızca konuşan nüfusunun çoğunluğu, birinci veya ikinci dil olarak Fransızca konuşabilen 34 ülke ve bölgeden yaklaşık 141 milyon Afrikalı ile Afrika'da yaşıyor. Fransızca, Kanada'da İngilizce'den sonra en çok konuşulan ikinci dildir ve her ikisi de federal düzeyde resmi dildir. 9,5 milyon kişinin veya %29'unun birinci dili ve 2,07 milyon kişinin veya tüm Kanada nüfusunun %6'sının ikinci dilidir. Diğer kıtaların aksine, Fransızcanın Asya'da popülaritesi yoktur. Şu anda, Asya'daki hiçbir ülke Fransızca'yı resmi dil olarak tanımıyor.