Hintçe içindeki अनुबंध करना ne anlama geliyor?

Hintçe'deki अनुबंध करना kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte अनुबंध करना'ün Hintçe'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Hintçe içindeki अनुबंध करना kelimesi şart koyma, tamamlamak, edevat, yerine getirmek, bina etmek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

अनुबंध करना kelimesinin anlamı

şart koyma

(stipulate)

tamamlamak

(implement)

edevat

(implement)

yerine getirmek

(implement)

bina etmek

(implement)

Daha fazla örneğe bakın

अगर आप किसी वेबसाइट को एक स्थान के रूप में मानें, तो डोमेन नाम का मालिक बनना, भूमि के प्लॉट पर पट्टे का अनुबंध करने जैसा है.
İnternet sitenizi bir mağaza gibi düşünürseniz alan adınıza sahip olmak da mağazanın bulunduğu arsanın kira sözleşmesini imzalamaya benzer.
पुरुषों और महिलाओं, दोनों को संपत्ति रखने और बेचने, अनुबंध करने, विवाह और तलाक करने, उत्तराधिकार प्राप्त करने और अदालत में कानूनी विवादों का मुकदमा लड़ने का अधिकार प्राप्त था।
Her kadın ve erkeğin kendi mallarını satmaya, mal edinmeye, sözleşme yapmaya, evlenmeye ve boşanmaya, mirasçılığa ve mahkemelerdeki hukuki itilafları takip etmeye hakkı vardı.
ह्यूमन राइट वॉच ने रिपोर्ट के लिए 73 प्रवासी निर्माण कामगारों का साक्षात्कार लेने के साथ ही सरकारी अधिकारियों, नियोजकों, अनुबंध करने वाली कंपनियों, भर्ती करने वाले एजेंटों, श्रमिक-भेजने वाले देशों के राजनयिकों और कामगारों के अधिवक्ताओं से भी मुलाकात की और संपर्क किया।
İnsan Hakları İzleme Örgütü, rapor için 73 göçmen inşaat işçisiyle mülakat yaptı ve kamu görevlileri, işverenler, inşaat şirketleri, iş bulma ajansları, işçi gönderen ülkelerin diplomatları ve işçi savunucularıyla görüştü ve iletişime geçti.
आप सही, हमारे Armadyne अनुबंध को नवीनीकृत करने के लिए मुझे समझाने की यहाँ?
Sözleşmeyi yenilemek için ikna etmeye geldi Bizim Armadyne, değil mi?
मार्च 2012 में डिस्कवरी चैनल ने अनुबंध विवाद के कारण ग्रिल्स के साथ अपने अनुबंध को समाप्त कर दिया।
Mart 2012'de, Discovery Channel sözleşme anlaşmazlığı nedeniyle Grylls ile olan sözleşmesini sona erdirdi.
5 और हम अपने शेष जीवन भर, परमेश्वर की इच्छा पूरी करने और हर एक बात में जो कुछ वह आज्ञा देगा, उन सभी आज्ञाओं को पूरा करने के लिए, परमेश्वर के साथ अनुबंध करने को तैयार है, जिससे कि हम अपने ऊपर कभी भी समाप्त न होने वाली घोर पीड़ा न लें बैठें जैसा कि स्वर्गदूत ने कहा है, ताकि कहीं हमें परमेश्वर के क्रोध के प्याले में से न पीना पड़े ।
5 Ve biz O’nun isteğini yerine getirmek için Tanrımızla seve seve bir antlaşma yapmak ve ömrümüzün geri kalan günlerinde O’nun bize emredeceği her konuda emirlerine itaat etmek istiyoruz; öyle ki melek tarafından sözü edilen hiç bitmeyen işkenceyi üzerimize getirmeyelim ve Tanrı’nın gazabının bardağından içmeyelim.
जेरिको ने 30 जून को वर्ल्ड रेसलिंग फेडरेशन के साथ एक अनुबंध पर हस्ताक्षर करने से पहले WCW और जापानी दौरे के बीच प्रस्तुति दी।
Jericho, dönüşümlü olarak WCW ve Japonya turlarında yer aldıktan sonra 30 Haziran'da World Wrestling Federation (WWF) ile sözleşme imzaladı.
हालांकि, Google Play के ज़रिए डिजिटल सामग्री खरीदते या उसकी सदस्यता लेते समय आप सहमति देते हैं कि डिजिटल सामग्री आपको तुरंत उपलब्ध होगी और आप स्वीकार करते हैं कि इसकी वजह से, आप अनुबंध रद्द करने के अपने आप मिलने वाले कानूनी अधिकार का त्याग करते हैं.
Ancak, Google Play üzerinden dijital içerik satın aldığınızda veya dijital içeriğe abone olduğunuzda, söz konusu dijital içeriğin size hemen sunulacağını ve bunun sonucunda, yasalar uyarınca otomatik olarak tanınan sözleşmeden vazgeçme hakkınızdan feragat ettiğinizi kabul etmiş olursunuz.
1 दिसम्बर 2005 को एवानेसेंस के पूर्व प्रबंधक डेनिस राइडर ने ली के खिलाफ अनुबंध का उल्लंघन करने के लिए 10 मिलियन अमेरिकी डॉलर का मुकदमा कर दिया।
1 Aralık 2005 tarihinde eski Evanescence menajeri Dennis Rider, Amy Lee ile aralarında olan kontrata Lee'nin uymayıp, Rider'ın görevine erken son verdiği için 10 milyon dolarlık bir dava açtı.
22 अब यही वह अनुबंध था जिसे उन्होंने बनाया था, और उन्होंने यह कहते हुए मोरोनी के पैरों में अपने वस्त्र डाल दिए थे: हम अपने परमेश्वर के साथ अनुबंध करते हैं, कि हम भी उत्तरी प्रदेश में रह रहे अपने भाइयों के समान नष्ट हो जाएंगे यदि हम पाप में पड़ेंगे; हां, यदि हम पाप में पड़ेंगे तो वह हमें हमारे शत्रुओं के पैरों में डाल सकता है, वैसे ही जैसे कि हमने अपने वस्त्रों को कुचले जाने के लिए तुम्हारे पैरों के नीचे डाल दिया है ।
22 Şimdi onların yaptıkları antlaşma buydu ve onlar giysilerini Moroni’nin ayaklarının önüne atarak ona: “Eğer günaha düşecek olursak, kuzey ülkesindeki kardeşlerimiz gibi yok olup gideceğimize dair Tanrımızla bir antlaşma yapıyoruz; evet, eğer günaha düşersek, giysilerimizi senin ayaklarının önüne attığımız gibi, Tanrı da bizi düşmanlarımızın ayakları altında çiğnenmemiz için onların ayaklarının dibine atsın” dediler.
20 देखो, जो भी प्रदेश में इस झण्डे को बनाए रखेगा, वह प्रभु में बल प्राप्त कर आगे बढ़ेगा, और एक अनुबंध में प्रवेश करेगा कि वह अपने अधिकारों, और अपने धर्म को बचाकर रखेगा, ताकि प्रभु परमेश्वर उसे आशीष दे सके ।
20 İşte, bu bayrağın vatanımızda dalgalanmasını isteyen herkes Rab’bin gücüyle ileri gelsin ve Rab Tanrı’nın kendisini mübarek kılması için haklarımızı ve dinimizi koruyacağına dair antlaşma yapsın.
अलमा गुप्त प्रचार करता है—वह बपतिस्मा के लिए अनुबंध तय करता और मॉरमन के जल में बपतिस्मा देता है—वह मसीह के गिरजे को संगठित करता और याजकों को नियुक्त करता है—वे अपने आपका सर्मथन करते और लोगों को शिक्षा देते हैं—अलमा और उसके लोग राजा नूह की कैद से भाग कर निर्जन प्रदेश में चले जाते हैं ।
Alma gizlice vaaz verir—Vaftiz antlaşmasını bildirir ve Mormon sularında vaftiz eder—Mesih’in Kilisesi’ni kurar ve rahipler atar—Rahipler çalışarak geçimlerini sağlar ve halka öğretirler—Alma ile halkı, Kral Nuh’tan kaçıp çöle giderler.
16 और ऐसा हुआ कि उन्हें पकड़ लेने के पश्चात, उन्होंने उन्हें एक अनुबंध में प्रवेश करने के लिए कहा कि अब वे युद्ध के अपने हथियार नफाइयों के विरूद्ध नहीं उठाएंगे ।
16 Ve öyle oldu ki onları yakaladıktan sonra Nefililer’e karşı bir daha savaş silahlarını kaldırmayacaklarına dair antlaşma yaptırdılar.
ह्यूमन राइट वॉच के साथ बातचीत में, उन्होंने यह भी कहा कि इन आवश्यकताओं को व्यवस्थित करने के लिए वे अनिवार्य अनुबंध भाषा के उपयोग पर विचार कर रहे हैं।
İnsan Hakları İzleme Örgütü’yle yürüttükleri yazışmada ayrıca, bu koşulları düzenlemek için sözleşmeye zorunlu maddeler koymayı düşündüklerini dile getirdiler.
22 और देखो, मैं इन लोगों को इस धरती पर उस अनुबंध को पूरा करने के लिए स्थापित करूंगा जिसे मैंने तुम्हारे पिता याकूब के साथ बनाया था; और वह नया यरूशलेम होगा ।
22 Ve İşte, atanız Yakup ile yapmış olduğum antlaşmayı yerine getirmek için, bu halkı bu ülkeye yerleştireceğim; ve burası bir Yeni Yeruşalem olacak.
17 और जब उन्होंने इस अनुबंध में प्रवेश कर लिया तब उन्हें अम्मोन के लोगों को साथ रहने के लिए भेज दिया गया, और जिन्हें नहीं मारा गया था उनकी संख्या लगभग चार हजार थी ।
17 Ve bu antlaşmayı yaptıktan sonra onları birlikte yaşamaları için Ammon halkının yanına gönderdiler; ve öldürülmeyenlerin sayısı yaklaşık dört bin kişi kadardı.
केवल सऊदी अरब ही एक ऐसा अन्य खाड़ी देश है, जहाँ यह जटिल निकास अनुमति प्रणाली अभी भी कायम है, जबकि अन्य देशों में अब कामगारों को अपना अनुबंध पूरा करने के बाद या अपने पहले नियोजक के साथ दो-से-तीन वर्ष की अवधि तक काम करने के बाद नौकरी बदलने की अनुमति है।
Bu sorunlu çıkış izni sisteminin hala var olduğu diğer tek Körfez ülkesi Suudi Arabistan. Diğer ülkeler artık işçilerin sözleşmeleri sona erdiğinde ya da ilk işvereni için iki üç yıl çalıştıktan sonra iş değiştirmesine izin veriyor.
15 फिर भी, जब वह दिन आएगा, भविष्यवक्ता कहता है, कि वे इस्राएल के एकमेव पवित्र परमेश्वर से अपने हृदयों को दूसरी ओर नहीं फिराएंगे, तब वह अपने उन अनुबंधों को याद करेगा जो उसने उनके पूर्वजों से बनाए थे ।
15 Buna rağmen, onlar yüreklerini bir daha İsrail’in Kutsalı’ndan çevirmedikleri gün geldiğinde, diyor peygamber: O zaman İsrail’in Kutsalı, onların atalarıyla yapmış olduğu antlaşmaları hatırlayacak.
22 परन्तु यदि वे पश्चाताप करेंगे और मेरी बात सुनेंगे, और अपने हृदयों को कठोर नहीं करेंगे, तो उनके बीच मैं अपना गिरजा स्थापित करूंगा, और वे अनुबंध में प्रवेश करेंगे और याकूब के बचे हुए उन लोगों में उनकी गिनती होगी जिन्हें मैंने यह धरती उनकी धरोहर के रूप में दी है;
22 Fakat eğer onlar tövbe edip sözlerime kulak verirlerse ve yüreklerini sertleştirmezlerse Kilisemi onların arasında kuracağım; ve onlar da antlaşmaya girecekler ve mirasları olmak üzere bu ülkeyi vermiş olduğum bu Yakup’un geri kalanları arasında sayılacaklardır.
9 और यह अन्यजातियों के लिए भी मूल्यवान होगा; और न केवल अन्यजातियों के लिए लेकिन संपूर्ण इस्राएल के घराने के लिए, स्वर्ग के पिता के इब्राहीम के साथ बनाए अनुबंध को प्रकट करते हुए कहेगा: तुम्हारे वंश में पृथ्वी की सारी जातियां आशीषित होंगी ।
9 Ve bu olağanüstü iş Yahudi olmayan uluslar için de değer taşıyacaktır ve sadece Yahudi olmayan uluslar için değil, fakat bütün İsrail Evi için de değer taşıyacaktır; çünkü onlara Göklerdeki Baba’nın İbrahim’le yaptığı antlaşmaları bildirecektir: “Senin soyun aracılığıyla yeryüzündeki sülalelerin hepsi kutsanacaktır” diye söyler.
32 और ऐसा करने के द्वारा, प्रभु परमेश्वर मार्ग तैयार करता है जिससे कि बचे हुए मनुष्य मसीह पर विश्वास कर सकें, ताकि इसके पश्चात सामर्थ्य के अनुसार, पवित्र आत्मा उनके हृदयों में स्थान प्राप्त कर सके; और इसी रीति से वह पिता के उन अनुबंधो को पूरा करता है जिसे उसने मानव संतानों से बनाया है ।
32 Ve böyle yapmakla, Rab Tanrı, insanların geriye kalanlarının Mesih’e inanmaları ve Kutsal Ruh’un gücüyle onların yüreklerinde yer bulabilmesi için yolu hazırlar; ve bu şekilde Baba insançocukları ile yaptığı antlaşmaları yerine getirir.
31 और उनकी सेवकाई का काम है मनुष्यों को पश्चाताप करने का निमंत्रण देना, और पिता के उन अनुबंधों का काम करना और उन्हें पूरा करना, जिसे उसने मानव संतानों के साथ बनाया है, प्रभु के चुने हुए पात्रों को मसीह का वचन घोषित करने के द्वारा, मानव संतानों के बीच मार्ग तैयार करना है, ताकि वे उसकी गवाही दे सकें ।
31 Ve onların hizmet görevi insanları tövbeye çağırmaktır ve Mesih’in sözünü Rab’bin seçilmiş hizmetkârlarına bildirerek insançocukları arasında yolu hazırlamak için Baba’nın insançocukları ile yaptığı antlaşmaları uygulayıp bunların gereklerini yerine getirmektir; öyle ki onlar da O’nun hakkında tanıklık edebilsinler.
1 और अब, राजा बिन्यामीन ने लोगों से बोलना समाप्त करने के पश्चात सोचा, कि उन लोगों का नाम लिखना उचित होगा जिन्होंने परमेश्वर के साथ उसकी आज्ञाओं का पालन करने का अनुबंध बनाया हो ।
1 Ve şimdi, Kral Benyamin halka yaptığı konuşmasını bitirdikten sonra, Tanrı’nın emirlerini tutmak üzere O’nunla antlaşmaya giren herkesin adını kaydetmeyi uygun gördü.
1 लेकिन देखो, उस दिन बहुत से लोग होंगे जब मैं उनके बीच आश्चर्यजनक काम करूंगा, ताकि मैं अपने अनुबंधों को याद कर सकें जो मैंने मानव संतान के साथ बनाए हैं, कि मैं अपने लोंगो को बचाने के लिए अपना हाथ फिर से बढ़ाऊं, जो इस्राएल के घराने के हैं;
1 Fakat işte, onların arasında olağanüstü bir iş yapmaya başlayacağım o gün, insançocukları ile yaptığım antlaşmalarımı hatırlamak ve İsrail Evi’nden olan halkımı geri kazanmak için elimi ikinci kez kaldıracağım zaman pek çokları olacak.
20 परन्तु देखो, ऐसा होगा कि वे भगा दिए जाएंगे और अन्य जातियों द्वारा तितर-बितर किये जाएंगे; और भगाए और अन्य जातियों द्वारा तितर-बितर किये जाने के पश्चात, देखो, तब प्रभु अपने उस अनुबंध को याद करेगा जिसे उसने इब्राहीम और इस्राएल के घराने के साथ बनाया था ।
20 Fakat işte, öyle olacak ki onlar Yahudi olmayan uluslar tarafından sürülüp dağıtılacaklar; ve Yahudi olmayan uluslar tarafından sürülüp dağıtıldıktan sonra, işte o zaman Rab, İbrahim’le ve bütün İsrail Evi’yle yapmış olduğu antlaşmayı hatırlayacak.

Hintçe öğrenelim

Artık अनुबंध करना'ün Hintçe içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Hintçe içinde arayabilirsiniz.

Hintçe hakkında bilginiz var mı

Hintçe, İngilizce ile birlikte Hindistan Hükümeti'nin iki resmi dilinden biridir. Hintçe, Devanagari yazısıyla yazılmıştır. Hintçe ayrıca Hindistan Cumhuriyeti'nin 22 dilinden biridir. Farklı bir dil olarak Hintçe, Çince, İspanyolca ve İngilizce'den sonra dünyada en çok konuşulan dördüncü dildir.