İngilizce içindeki blitz ne anlama geliyor?

İngilizce'deki blitz kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte blitz'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İngilizce içindeki blitz kelimesi ani hava saldırısı, hava baskını, yoğun kampanya/faaliyet, bombalamak, bombardıman etmek, İngiltere'ye hava saldırısı anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

blitz kelimesinin anlamı

ani hava saldırısı, hava baskını

noun (military: aerial attack)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Military leaders planned a blitz to recapture the town.

yoğun kampanya/faaliyet

noun (figurative (intense campaign)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
An advertising blitz for the new perfume began last week.

bombalamak, bombardıman etmek

transitive verb (bomb heavily)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
The government blitzed rebel strongholds last night.

İngiltere'ye hava saldırısı

noun (historical (World War II: bombing of England) (2. Dünya Savaşı'nda)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
People spent long hours underground during the Blitz.

İngilizce öğrenelim

Artık blitz'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.

İngilizce hakkında bilginiz var mı

İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.