İngilizce içindeki decision ne anlama geliyor?
İngilizce'deki decision kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte decision'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İngilizce içindeki decision kelimesi karar, seçim, mahkeme kararı, karar, karar mercii, dönüm noktası kararı, karar vermek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
decision kelimesinin anlamı
karar, seçimnoun (choice) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Has he made a decision about buying the car yet? Arabayı satın almak konusunda bir karar verdi mi? |
mahkeme kararı, kararnoun (verdict in law, sports) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) The jury's decision is expected soon. |
karar merciinoun (manager) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
dönüm noktası kararınoun (court ruling) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Roe vs Wade was a landmark decision by the Supreme Court on the issue of abortion. |
karar vermekverbal expression (decide, choose) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) We couldn't agree on where to eat, so I had to make a decision. |
İngilizce öğrenelim
Artık decision'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.
decision ile ilgili kelimeler
Eş anlamlılar
İngilizce sözcükleri güncellendi
İngilizce hakkında bilginiz var mı
İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.