İngilizce içindeki disconnected ne anlama geliyor?

İngilizce'deki disconnected kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte disconnected'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İngilizce içindeki disconnected kelimesi ilgisi olmayan, alâkası olmayan, alâkasız, ilgisiz, tutarsız, birbirini tutmayan, (telefon, vb.) bağlantısı kesilmiş, dış dünyayla ilişkisi kopmuş, (elektrikli alet) fişten çekilmiş, fişini çekmek, (İnternet) bağlantısı kesilmek, -den ayrılmak, bağlantısını kesmek, kesinti, uzaklaşmak, ayrılmak, ayrı kalmak, bağlantıyı kesmek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

disconnected kelimesinin anlamı

ilgisi olmayan, alâkası olmayan, alâkasız, ilgisiz

adjective (unrelated)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
Don't bring disconnected topics into this conversation.

tutarsız, birbirini tutmayan

adjective (incoherent)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
The intoxicated man's speech was disconnected and slurred.

(telefon, vb.) bağlantısı kesilmiş

adjective (phone: cut off)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
That tone means you are calling a disconnected number.

dış dünyayla ilişkisi kopmuş

adjective (figurative (person: mentally detached) (kişi)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
Felix is so disconnected that he won't even answer phone calls from his mother.

(elektrikli alet) fişten çekilmiş

adjective (appliance: unplugged)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
A disconnected printer won't work; you need to plug it in!

fişini çekmek

transitive verb (unplug)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Ann didn't want to be disturbed, so she disconnected the phone.

(İnternet) bağlantısı kesilmek

intransitive verb (log off from the internet)

(geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").)
In modern society, people are finding it harder and harder to disconnect.

-den ayrılmak

(log off from)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
Click here to disconnect from the server.

bağlantısını kesmek

transitive verb (switch off from supply of power, water, etc.)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
The phone company disconnected us because we didn't pay the bill.

kesinti

noun (disconnection)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
I called my internet service provider because of frequent disconnects on our line.

uzaklaşmak, ayrılmak, ayrı kalmak

noun (lack of mental connection)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
There seems to be a disconnect between management and front-line staff.

bağlantıyı kesmek

transitive verb (usually passive (interrupt connection)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
John continued talking to Paul for several minutes before he realized they'd been disconnected.

İngilizce öğrenelim

Artık disconnected'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.

İngilizce hakkında bilginiz var mı

İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.