İngilizce içindeki more than ne anlama geliyor?
İngilizce'deki more than kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte more than'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İngilizce içindeki more than kelimesi daha çok, çok daha fazla, çok daha fazlası, her şeyden çok, her şeyden çok, gereğinden fazla, çok olmak, her zamankinden daha çok, birden çok sayı, birden fazla, işler, vb. göründüğü gibi değil/bu işin içinde başka bir iş var anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
more than kelimesinin anlamı
daha çokpreposition (a greater number or amount than) (zarf: Fiillerin niteliğini belirtir (örnek: "Bu ev daha güzel görünüyordu").) The other team wanted to win the game more than we did. |
çok daha fazlapreposition (a much greater quantity than) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) The Chinese army has far more than a few thousand soldiers. |
çok daha fazlasıexpression (to a much greater degree than) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) After she cheated on him, Mike was far more than just mad at her. |
her şeyden çokadverb (above all) (zarf: Fiillerin niteliğini belirtir (örnek: "Bu ev daha güzel görünüyordu").) More than anything, Nina wanted to train to become a pilot. |
her şeyden çokadverb (above everything else) (zarf: Fiillerin niteliğini belirtir (örnek: "Bu ev daha güzel görünüyordu").) Tim is interested in learning many foreign languages, but more than anything he wants to be able to speak Japanese. |
gereğinden fazlanoun (plenty) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) It's unfair that some people are poor and starving while others have more than enough. |
çok olmakexpression (plenty of [sth]) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Please join us for dinner; there's more than enough food. Against Greece, the team had more than enough of the ball, but could not score a goal. |
her zamankinden daha çokadverb (to the greatest extent so far) (zarf: Fiillerin niteliğini belirtir (örnek: "Bu ev daha güzel görünüyordu").) Your adventure stories make me want to travel more than ever. After spending the weekend with him I like him more than ever. |
birden çok sayınoun (a number greater than one) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) He says he has only had one beer, but the way he is behaving, it looks like he's had more than one. |
birden fazlaadjective (greater than one: of [sth]) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) We will need more than one table as there are 12 people coming to dinner. |
işler, vb. göründüğü gibi değil/bu işin içinde başka bir iş varexpression (This is not what it seems.) The carpet's wet – there's more to this than meets the eye. |
İngilizce öğrenelim
Artık more than'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.
more than ile ilgili kelimeler
İngilizce sözcükleri güncellendi
İngilizce hakkında bilginiz var mı
İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.