İngilizce içindeki scanning ne anlama geliyor?

İngilizce'deki scanning kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte scanning'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İngilizce içindeki scanning kelimesi incelemek, (bir organı, vb.) tıbbi aletle gözlemlemek/incelemek, taramak, göz atmak, göz gezdirmek, taramak, tarama yapmak, (tıbbi) tarama, (belge, vb.) tarama, tarama yapma, vezin kurallarına uymak, vezin tahlili yapmak, bilgisayarlı tomografi, tomografi anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

scanning kelimesinin anlamı

incelemek

transitive verb (examine visually)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Alison scanned the auditorium, trying to see if her friend was there. Paul scanned Daniel's face, trying to determine if he was serious or not.

(bir organı, vb.) tıbbi aletle gözlemlemek/incelemek

transitive verb (machine: medical)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

taramak

transitive verb (document: put through scanner) (belge, vb.)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Andy scanned the pages he wanted from the book.

göz atmak, göz gezdirmek

transitive verb (page with eyes)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

taramak, tarama yapmak

transitive verb (medicine: examine [sth] by machine) (tıp)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
The MRI machine scanned Leo's brain but found no tumors.

(tıbbi) tarama

noun (medical test by machine)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
The doctor sent Marcus to have a scan.

(belge, vb.) tarama, tarama yapma

noun (document output by scanner)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
This is a scan of the original document.

vezin kurallarına uymak

intransitive verb (poetry: conform to metric rules) (şiir)

(geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").)
This verse doesn't scan.

vezin tahlili yapmak

transitive verb (analyze verse)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

bilgisayarlı tomografi

noun (diagnostic imaging technique)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
The doctor ordered a CAT scan in addition to the lab tests.

tomografi

noun (abbreviation (diagnostic imaging)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
The doctor ordered a CT scan before she could have surgery.

İngilizce öğrenelim

Artık scanning'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.

İngilizce hakkında bilginiz var mı

İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.