İngilizce içindeki torture ne anlama geliyor?

İngilizce'deki torture kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte torture'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İngilizce içindeki torture kelimesi işkence, eziyet, şiddetli ızdırap, keder, acı, işkence yapmak, eziyet etmek, işkence etmek, su işkencesi anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

torture kelimesinin anlamı

işkence, eziyet

noun (physical: infliction of pain)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Sadly, torture is still commonplace in quite a few countries.

şiddetli ızdırap, keder, acı

noun (figurative (emotional: anguish) (mecazlı)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Waiting to learn whether he was dead or alive was torture.

işkence yapmak, eziyet etmek, işkence etmek

transitive verb (inflict severe pain on)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

su işkencesi

noun (water onto forehead)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
The secret police used water torture on Schmidt to extract information.

İngilizce öğrenelim

Artık torture'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.

İngilizce hakkında bilginiz var mı

İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.