İspanyolca içindeki atrapar ne anlama geliyor?

İspanyolca'deki atrapar kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte atrapar'ün İspanyolca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İspanyolca içindeki atrapar kelimesi -e uzanmak, enselemek, yakalamak, tutmak, yakalamak, tutmak, kapanla yakalamak, tuzakla avlamak/yakalamak, (hayvanı, vb.) kapanla yakalamak, (altında / içinde) kalmak, kapmak, elde etmeye çalışmak, yakalamak, yakalamak, ağ ile tutmak, ağ ile yakalamak, yakalamak, enselemek, yakalamak, yakalamak, kapanla yakalamak, , sopayla vurmak, tutmak, tuzağa düşürmek, yakalamak, kapmak, kavramak, yakalamak, (birşeyi) elde etmek, ele geçirmek, (spor) kapmak, tutmak, yakalamak, yakalamak, atıp yakalama, tekrar ele geçirmek, suçüstü yakalamak, kapana kıstırmak, arasına sıkıştırmak, tavlamak, yakalamak, topu tutmak, topu yakalamak, yakalamak, tuzağa düşürmek, kapana kıstırmak, yakalamak, ilgisini çekmek, dolaştırmak anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

atrapar kelimesinin anlamı

-e uzanmak

verbo transitivo

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
Jane atrapó el brazo de Pete y lo trajo de nuevo a la acera mientras el auto pasaba a toda velocidad.

enselemek

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
La policía le atrapó con las manos en la masa.

yakalamak, tutmak

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Puedo coger la pelota con una mano.
Topu tek elimle yakalayabilirim.

yakalamak, tutmak

(balık, vb.)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Cogimos cinco salmones en el río.

kapanla yakalamak

(en una trampa)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Los niños atraparon a la niñera dentro de una red grande que cayó del techo.

tuzakla avlamak/yakalamak

(animal)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
El cazador intentaba atrapar palomas.

(hayvanı, vb.) kapanla yakalamak

verbo transitivo (en un trampa, literal)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
La ingeniosa trampa atrapará a los conejos.

(altında / içinde) kalmak

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Quedó atrapado debajo de una pared que había colapsado.
Genç kız ve erkekleri tuzağa düşürüp aileleri ile ilişkilerini kopartmaya zorlayan bir çete ele geçirildi.

kapmak

(MX) (hastalık, vb.)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
Atrapé un resfriado durante el fin de semana.

elde etmeye çalışmak

verbo transitivo

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

yakalamak

verbo transitivo (coloquial) (kişi)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
La policía lo atrapó al final.

yakalamak

verbo transitivo (top, vb.)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Atrapó la pelota, giró y la disparó al fondo de la cancha.

ağ ile tutmak, ağ ile yakalamak

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Brian atrapó un pez del arroyo.

yakalamak, enselemek

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Fred llevaba toda su carrera atrapando pelotas.

yakalamak

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
El exterminador atrapó varias ratas y después dejo trampas.

yakalamak

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Kyle atrapó una mosca en el aire porque lo estaba molestando.

kapanla yakalamak

verbo transitivo

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Aaron atrapó un conejo.

verbo transitivo

sopayla vurmak

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

tutmak

verbo transitivo (balık)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)

tuzağa düşürmek

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Josh quedó atrapado en las mentiras de sus colegas y fue despedido.

yakalamak

(birisini)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
La policía capturó al sospechoso del asesinato.
Polis, katil zanlısını yakaladı.

kapmak, kavramak, yakalamak

(ES)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Liz cogió el balón y corrió hacia la portería.

(birşeyi) elde etmek, ele geçirmek

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Neil está intentado cazar a una mujer con dinero.

(spor) kapmak, tutmak, yakalamak

(deporte)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)

yakalamak

(fotografía) (görüntü, vb. mec.)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
El fotógrafo capturó el momento decisivo.

atıp yakalama

(juego) (top)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Los chicos estaban jugando a pasarse la pelota, pero a William siempre se le caía.

tekrar ele geçirmek

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
El pescador soltó al pez resbaloso, pero lo capturó de nuevo.

suçüstü yakalamak

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
La detective creía que el sospechoso mentía, así que siguió interrogándolo con la esperanza de atraparlo.

kapana kıstırmak

(por engaños)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Eventualmente, un policía encubierto atrapó al narcotraficante.

arasına sıkıştırmak

(coloquial)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Quedé emparedado entre dos luchadores de sumo en ese vuelo.

tavlamak

(informal) (mecazlı)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Jasmine esperaba pescar a un hombre rico con su llamativa ropa.

yakalamak

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Finalmente, la policía capturó al ladrón fuera de la casa de cambio.

topu tutmak, topu yakalamak

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Atrapó y devolvió la pelota con destreza.

yakalamak

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
La policía atrapó a Ben intentando robar vino del supermercado local.

tuzağa düşürmek, kapana kıstırmak

(para que haga algo)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
Pippa está intentado engañar a Ben para que vaya a la fiesta.

yakalamak

(suçlu)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)

ilgisini çekmek

(figurado) (mecazlı)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
La última novela de la saga absorbió a los lectores.

dolaştırmak

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

İspanyolca öğrenelim

Artık atrapar'ün İspanyolca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İspanyolca içinde arayabilirsiniz.

İspanyolca hakkında bilginiz var mı

İspanyolca (español), Castilla olarak da bilinir, Roman dillerinin İber-Romantik grubunun bir dilidir ve bazı kaynaklara göre dünyanın en yaygın 4. dilidir, diğerleri ise onu listeler. en yaygın 2. veya 3. dil olarak. Yaklaşık 352 milyon kişinin ana dilidir ve konuşmacılarını dil olarak eklerken 417 milyon kişi tarafından konuşulmaktadır. alt (1999'da tahmin edilmektedir) İspanyolca ve Portekizce çok benzer gramer ve kelime hazinesi; bu iki dilin benzer kelime dağarcığının sayısı %89'a kadar çıkmaktadır.İspanyolca dünya çapında 20 ülkenin ana dilidir.İspanyolcayı konuşan toplam kişi sayısının 470 ile 500 milyon arasında olduğu tahmin edilmektedir. ana dili konuşanların sayısına göre dünyada en çok konuşulan ikinci dil.