Endonezya içindeki menganggap ne anlama geliyor?

Endonezya'deki menganggap kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte menganggap'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Endonezya içindeki menganggap kelimesi sanmak, düşünmek, anlamak, inanmak, bakmak anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

menganggap kelimesinin anlamı

sanmak

(take)

düşünmek

(think of)

anlamak

(see)

inanmak

(hold)

bakmak

(see)

Daha fazla örneğe bakın

Meskipun komputasi awan sering dianggap sebagai bentuk green computing tetapi tidak ada cara untuk mengukurnya dengan pasti.
Bulut bilişimin sıklıkla yeşil bilgi işlemenin bir formu olarak farz edilmesine rağmen, bu sanıyı doğrulamak için yayınlanmış bir çalışma bulunmamaktadır.
Dalam beberapa kebudayaan, memanggil orang yang lebih tua dengan nama kecilnya dianggap tidak sopan, kecuali orang itu memintanya.
Bazı kültürlerde kişinin kendinden yaşça büyük birine, o bunu istemediği sürece ismiyle hitap etmesi kabalık sayılır.
Mengapa kau menganggapku sebagai musuhmu?
Neden beni düşmanın olarak görüyorsun?
Entah kalian menganggap remeh, atau terlalu banyak berkelahi di antara kalian sendiri.
Ya bu işi kolay zannediyorsunuz ya da birbirinizle kavga etmeye çok fazla odaklanıyorsunuz
”Saya rutin mempelajari hal-hal yang menakjubkan tentang tanaman dan kehidupan organik, tetapi saya menganggap semuanya terjadi berkat evolusi karena hal ini membuat kami tampak seolah-olah selaras dengan cara berpikir ilmiah.”
Çünkü bize bunun bilimsel düşünüşle uyum içinde olduğu benimsetildi.”
Kita anggap dia sebagai pembohong...
Onu bir tutarsız ve...
Dalam soal bisnis dan industri, Milan sering dianggap sebagai ibu kota yang sebenarnya dari Italia.
Milano, genellikle ticaret ve sanayi açısından İtalya’nın asıl başkenti olarak görülür.
Tapi cinta yang mereka miliki satu sama lain dianggap pasangan serasi.
Ama birbirlerine duydukları derin aşk yeni bir ideal yarattı.
(1 Timotius 2:9, Bahasa Indonesia Masa Kini) Tidak mengherankan, di buku Penyingkapan [Wahyu], ”linen halus yang cemerlang dan bersih” mengartikan tindakan adil-benar dari orang-orang yang Allah anggap kudus.
Timoteos 2:9). Vahiy kitabında “parlak, temiz, has keten” ifadesiyle Tanrı’nın kutsal saydığı kişilerin doğru işlerinin temsil edilmesi yerindedir (Vahiy 19:8).
Sebaliknya, mereka menganggap diri sebagai ’rekan sekerja bagi sukacita saudara-saudara mereka’.
Tersine kendilerini kardeşlerinin ‘sevinçlerinin yardımcıları’ olarak görürler. (I.
Anggaplah itu semua sukacita, saudara-saudaraku, apabila kamu menghadapi berbagai cobaan, karena kamu mengetahui bahwa mutu yang teruji dari imanmu ini menghasilkan ketekunan.” —YAKOBUS 1:2, 3.
“Ey kardeşler, imanınızın bu denenmiş niteliğinin tahammül meydana getirdiğini zaten bildiğinizden, çeşitli denemelerle karşılaştığınız zaman bunu hep sevinç sayın.”—YAKUB 1:2, 3.
Jika menabung dianggap bersakit-sakit dahulu, bersenang-senang kemudian, merokok itu sebaliknya.
Eğer tasarrufu gelecekteki zevk karşılığında halihazırdaki acı olarak alırsak, sigara da bunun tam zıddı.
8-10. (a) Bagaimana orang-orang Tesalonika menanggapi kabar baik?
8-10. (a) Selanik’teki insanlar iyi habere nasıl karşılık verdi?
Aku anggap itu artinya kau ingin beli.
Bu dediğinden satın almamı istediğini çıkarıyorum?
Misalnya, di Amerika Serikat, hak cipta dibatasi oleh doktrin "penggunaan wajar," yang menjadi dasar bahwa penggunaan tertentu atas materi berhak cipta untuk, namun tidak terbatas pada, kritikan, komentar, pelaporan berita, pengajaran, beasiswa, atau penelitian dapat dianggap wajar.
Örneğin, ABD'de telif hakları "adil kullanım" prensibi ile sınırlandırılmaktadır ve telif hakkı ile korunan malzemenin eleştiri, belgesel, haber bülteni, öğretim, öğrenim bursu veya araştırma gibi belirli amaçlarla kullanımı adil olarak kabul edilmektedir.
Tak satupun dari mereka yang menganggap serius SMA, bung.
Lisede kimse onları ciddiye almamıştı.
Seorang arsitektur perkapalan menganggap rancangan bahtera Nuh konsisten dengan praktek pembuatan kapal modern.
Bir gemi mühendisi, Nuh’un gemisinin tasarımının çağdaş gemi yapımına uygun olduğunu düşünüyor.
Anggap saja warisanmu.
Bunu mirasın olarak gör.
Misalnya, hasrat untuk dianggap dewasa akhirnya bisa membuatmu mengesampingkan nilai-nilai yang baik yang telah diajarkan kepadamu di rumah.
Örneğin kendi kimliğini kazanma arzusu, büyüdüğün evde sana öğretilen iyi değerlere sırt çevirmene neden olabilir.
Orang Yahudi, yang menolak Yesus, menganggap Paulus murtad. —Kis. 21:21, 27, 28.
Bu nedenle, İsa’yı reddeden Yahudiler Pavlus’u bir sapkın olarak görüyorlardı (Elçi. 21:21, 27, 28).
Yang dapat mencegahnya membentuk belitan-belitan yang dianggap membunuh sebagian besar otak.
Bu, karıştığı zaman beynin büyük kısmını öldürüyor gibi görünen proteinlerin karışmasını önleyecektir.
Saya tahu IQ saya karena saya biasa dianggap cerdas dan dulu saya dianggap anak berbakat.
I. Q.'mu biliyordum çünkü zeki birisi olarak tanımlanmıştım ve çocukluğumda ileri zekalı olarak bilinirdim.
Kebanyakan pemerintah lokal kita, saat mendiskusikan rencana untuk 5, 10, 15, atau 20 tahun berikutnya masih mulai dengan menganggap akan ada lebih banyak energi, lebih banyak mobil, lebih banyak rumah, lebih banyak pekerjaan, lebih banyak pertumbuhan, dan sebagainya.
Gelecekteki 5, 10, 15, 20 yılı hesaplamak için masaya oturduklarında yerel yetkililerin çoğu daha fazla enerji daha fazla araba ve ev daha fazla iş ve daha fazla kalkınma vb. olacağını farzederek işe başlıyorlar.
Dalam daftar di Amarah, hieroglif untuk ”Yahwe di negeri Syosou” tampaknya mirip dengan daerah-daerah Syosou lain, yang dianggap sebagai Seir dan Laban.
Amare’deki tapınakta bulunan “Şosu ülkesinde Yahve” hiyeroglifi, diğer Şosu bölgeleri için kullanılan hiyerogliflere benziyor ve o bölgelerin Seir ve Laban olduğu düşünülüyor.
Hei, apa aku satu-satunya yang menganggap ini jelas tugas polisi?
Hey, bunun polisin işi olduğunu düşünen tek kişi ben miyim yani?

Endonezya öğrenelim

Artık menganggap'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.

Endonezya hakkında bilginiz var mı

Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.