Fransızca içindeki poils ne anlama geliyor?
Fransızca'deki poils kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte poils'ün Fransızca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Fransızca içindeki poils kelimesi sert fırça, sert lifler, tel, tüy, saç teli, kalınlık, kıl, tüy, kısa iplik/elyaf, tüy, çıplak, tam yerinde, açık kahverengi, ten rengi, (saç) yumuşak ve parlak, pırıl pırıl, yumuşak tüylü, kıl payı, kasık kılı, canlanmak, sinirli, asabi, fevri, kaba tüylü, biraz, çok yakın sınır, samur fırça, dar, çırılçıplak koşmak, kumaş tüyü anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
poils kelimesinin anlamı
sert fırça
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Nettoie le matelas avec la brosse à poils de fer. |
sert lifler(bitki) (çoğul isim: Birden fazla varlığı ya da kavramı ifade eder.) La queue des courgettes a des poils. |
telnom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Les poils de cette brosse sont durs. |
tüy(botanique) (bitki) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La tige de la plante est recouverte de poils très fins. |
saç teli(sur le corps) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Les deux poils venaient de toute évidence de deux personnes distinctes. |
kalınlıknom masculin (d'un tapis) (halı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Ce tapis a un beau poil épais. |
kıl, tüy(ensemble de la pilosité) (vücut) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Il a beaucoup de poils sur le torse. Göğsünde çok fazla kıl var. |
kısa iplik/elyafnom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Shaun a redressé le poil du velours à l'aide d'une brosse. |
tüy(d'un animal domestique) (hayvan) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le chat avait un magnifique pelage blanc. |
çıplak
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Elle venait de sortir de la douche et était encore nue quand elle répondit au téléphone. Anlattıklarınız yalın (or: çıplak) gerçekler ise durum hakikaten ciddi. |
tam yerinde
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) C'était une question délicate, mais j'ai pensé que sa réponse était parfaite. |
açık kahverengi(anglicisme : couleur) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La couleur du chapeau était un camel qui s'assortissait au teint du mannequin. |
ten rengi(anglicisme : couleur) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Tiffany portait un manteau camel et des bottes rouges. |
(saç) yumuşak ve parlak, pırıl pırıl(cheveux) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Angelina a des cheveux lisses et brillants. |
yumuşak tüylü
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Cette grosse couverture duveteuse rose était la préférée de mon chien. |
kıl payı
(zarf: Fiillerin niteliğini belirtir (örnek: "Bu ev daha güzel görünüyordu").) Le camion a raté le cycliste de justesse. |
kasık kılınom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
canlanmak(familier) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Lucy s'est requinquée en buvant une tasse de café. |
sinirli, asabi, fevri(personne) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Attention, le patron est de mauvaise humeur aujourd'hui et hurle sur tous ceux qu'il croise. |
kaba tüylülocution adjectivale (chien) (köpek) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Le bobtail avait le poil tellement hirsute qu'on ne voyait pas ses yeux. |
biraz
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Décale-toi un petit peu pour que je puisse m'asseoir. |
çok yakın sınırnom masculin (figuré) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La balle manqua Roger d'un poil. Il est très chanceux d'être encore en vie. |
samur fırçanom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Les pinceaux synthétiques ont leur usage mais rien ne vaut un pinceau en poil de martre pour peindre à l'aquarelle. |
dar
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) La clé rentre tout juste dans la serrure. |
çırılçıplak koşmak(anglicisme) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) |
kumaş tüyülocution verbale (d'un tissu) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
Fransızca öğrenelim
Artık poils'ün Fransızca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Fransızca içinde arayabilirsiniz.
poils ile ilgili kelimeler
Fransızca sözcükleri güncellendi
Fransızca hakkında bilginiz var mı
Fransızca (le français) bir Roman dilidir. İtalyanca, Portekizce ve İspanyolca gibi, bir zamanlar Roma İmparatorluğu'nda kullanılan popüler Latince'den gelir. Fransızca konuşan bir kişi veya ülke "Francophone" olarak adlandırılabilir. Fransızca 29 ülkede resmi dildir. Fransızca, Avrupa Birliği'nde en çok konuşulan dördüncü ana dildir. Fransızca, İngilizce ve Almanca'dan sonra AB'de üçüncü sırada yer alır ve İngilizce'den sonra en yaygın olarak öğretilen ikinci dildir. Dünyanın Fransızca konuşan nüfusunun çoğunluğu, birinci veya ikinci dil olarak Fransızca konuşabilen 34 ülke ve bölgeden yaklaşık 141 milyon Afrikalı ile Afrika'da yaşıyor. Fransızca, Kanada'da İngilizce'den sonra en çok konuşulan ikinci dildir ve her ikisi de federal düzeyde resmi dildir. 9,5 milyon kişinin veya %29'unun birinci dili ve 2,07 milyon kişinin veya tüm Kanada nüfusunun %6'sının ikinci dilidir. Diğer kıtaların aksine, Fransızcanın Asya'da popülaritesi yoktur. Şu anda, Asya'daki hiçbir ülke Fransızca'yı resmi dil olarak tanımıyor.