İngilizce içindeki currency ne anlama geliyor?
İngilizce'deki currency kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte currency'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İngilizce içindeki currency kelimesi para birimi, revaç, rağbet, geçerlilik, nakit para, sağlam para anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
currency kelimesinin anlamı
para biriminoun (money system) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) I need to get some foreign currency for my holidays. What is the name of the currency used in Hungary? |
revaç, rağbetnoun (prevalence) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) It's hard to believe that this idea once had currency. |
geçerliliknoun (being generally accepted) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Darwin's ideas soon gained currency. |
nakit paranoun (coins and bills) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) We accept only hard currency, no checks or credit cards. |
sağlam paranoun (currency unlikely to lose value) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) The price of a hard currency tends to remain stable in the short term. |
İngilizce öğrenelim
Artık currency'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.
currency ile ilgili kelimeler
Eş anlamlılar
İngilizce sözcükleri güncellendi
İngilizce hakkında bilginiz var mı
İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.