İngilizce içindeki lure ne anlama geliyor?

İngilizce'deki lure kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte lure'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İngilizce içindeki lure kelimesi tuzağa düşürmek, (oltanın ucuna takılan) yem, tuzak, kapan, çekici özellik anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

lure kelimesinin anlamı

tuzağa düşürmek

transitive verb (figurative (a person) (mecazlı)

(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").)
The policeman lured the criminal into a trap.

(oltanın ucuna takılan) yem

noun (fishing)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Tom tried a new lure on his fishing trip.

tuzak, kapan

noun (figurative ([sth] tempting) (mecazlı)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
The siren's song acts as a lure to passing sailors.

çekici özellik

noun (figurative (tempting quality)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
The lure of faraway lands grew too great for Elsa; she couldn't stay at home any longer.

İngilizce öğrenelim

Artık lure'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.

lure ile ilgili kelimeler

İngilizce hakkında bilginiz var mı

İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.