İngilizce içindeki that's ne anlama geliyor?

İngilizce'deki that's kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte that's'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İngilizce içindeki that's kelimesi -dır, -dir, -dur, -dür, o zaman başka, o başka mesele, orası kesin, bu kadar, işte bu kadar, bu kadar, işte bu kadar, hayat böyle, doğru, işte o kadar/hepsi bu kadar, işte mesele de bu, aferin, bravo anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

that's kelimesinin anlamı

-dır, -dir, -dur, -dür

contraction (colloquial, abbreviation (that is) (bu, şu, o)

Rick is always cheerful; that's one of the things I like about him.

o zaman başka, o başka mesele

interjection (informal (quite the contrary)

Singing pop is pretty easy, but singing opera – well, that's a different story!

orası kesin

interjection (informal (expressing agreement)

(ünlem: Üzüntü, sevinç, korku, kızgınlık, şaşkınlık gibi duyguları belirtir veya bir kimseyi çağırmak için kullanılır.)
This operation will relieve the pain in your abdomen – that's for sure!

bu kadar, işte bu kadar

interjection (informal (that is correct)

That's it! - that piece is the center of the jigsaw puzzle.

bu kadar, işte bu kadar

interjection (informal (I've had enough)

That's it! - all this noise has got to stop! That's it, you're fired: clear out your desk and leave!

hayat böyle

interjection (informal (expressing acceptance of fate)

(ünlem: Üzüntü, sevinç, korku, kızgınlık, şaşkınlık gibi duyguları belirtir veya bir kimseyi çağırmak için kullanılır.)
I've missed the last train. Ah well, that's life!

doğru

interjection (informal (that is correct)

(ünlem: Üzüntü, sevinç, korku, kızgınlık, şaşkınlık gibi duyguları belirtir veya bir kimseyi çağırmak için kullanılır.)
That's right. The truck ran the red light and slammed into that car.

işte o kadar/hepsi bu kadar

interjection (informal (that is the end of the matter)

You're not going to marry that boy, and that's that! You're not going to the party, and that's that.

işte mesele de bu

interjection (informal (that is precisely my point)

That's the thing! I never wanted to get married in the first place.

aferin, bravo

interjection (informal (that is exactly what's needed)

(ünlem: Üzüntü, sevinç, korku, kızgınlık, şaşkınlık gibi duyguları belirtir veya bir kimseyi çağırmak için kullanılır.)
That's the ticket! Now you're sure to win the science fair.

İngilizce öğrenelim

Artık that's'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.

that's ile ilgili kelimeler

İngilizce hakkında bilginiz var mı

İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.