Fransızca içindeki gris ne anlama geliyor?
Fransızca'deki gris kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte gris'ün Fransızca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Fransızca içindeki gris kelimesi gri, kır, gri renkli, kül renkli, boz, kapalı, kır at, ağarmış, kır, donuk, renksiz, sönük, (hava) kasvetli, kasvetli, iç karatıcı, kasvetli, kurşuni, kır saçlı, gümüşi, gümüş renkli, ağarmak, kırlaşmak, boz renkli, boz, koyu gri, inci rengi, kül rengi, alakarga, çelik gibi, gümüşi, gümüş renkli, gümüş rengi, boz renk, gümüş rengi, koyu gri, koyu gri renk, koyu gri, koyu gri renk anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
gris kelimesinin anlamı
grinom masculin (renk) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Voyons voir s'ils ont le même manteau en gris. |
kır(cheveux, barbe) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Un vieil homme avec une barbe grise (or: grisonnante) est apparu près du bureau. |
gri renkli, kül renkli, bozadjectif (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Une veste grise irait bien avec cette chemise. |
kapalıadjectif (temps) (hava) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Le temps est drôlement gris aujourd'hui ! |
kır atnom masculin (cheval) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Jenny avait toujours voulu un cheval et son oncle fortuné lui avait offert un magnifique gris pour ses 15 ans. |
ağarmış, kır(cheveux) (saç) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Les cheveux de Marsha sont gris. |
donuk, renksiz, sönükadjectif (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) La tenue de la jeune fille était morne. |
(hava) kasvetliadjectif (météo) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Ce jour-là, il faisait gris et Luke n'avait pas envie de sortir. |
kasvetli, iç karatıcıadjectif (figuré) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Les jeunes font face à un avenir sombre (or: gris) avec des perspectives d'emploi incertaines. |
kasvetliadjectif (ciel) (hava) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Le ciel est maussade (or: gris) aujourd’hui, le soleil se fait rare. |
kurşuni(ciel) (gök) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
kır saçlı(personne) (kişi) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
gümüşi, gümüş renkli
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) La voiture argentée près de l'arbre est la mienne. |
ağarmak, kırlaşmak(cheveux) (saç) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) Mes cheveux commencent à grisonner, bien que je n'aie que la vingtaine. |
boz renkli, bozadjectif invariable (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
koyu griadjectif invariable (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
inci renginom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Ces chaussures existent-elles en gris perle ? |
kül renginom masculin invariable (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
alakarga
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
çelik gibi(couleur) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
gümüşi, gümüş renkliadjectif invariable (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) La visiteuse portait une jolie robe gris perle. |
gümüş rengi
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Je préfère le gris au bleu pour ma nouvelle voiture. |
boz renknom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
gümüş rengiadjectif (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Il est devenu branché pour les jeunes femmes d'avoir des cheveux gris d'étain, les rendant plus vieilles qu'elles ne le sont vraiment. |
koyu griadjectif invariable (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Martin portait un costume gris anthracite (or: gris foncé). |
koyu gri renknom masculin invariable (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Tu préfères la veste en gris clair ou en gris anthracite (or: gris foncé) ? |
koyu grilocution adjectivale (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
koyu gri renknom masculin (couleur) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
Fransızca öğrenelim
Artık gris'ün Fransızca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Fransızca içinde arayabilirsiniz.
gris ile ilgili kelimeler
Fransızca sözcükleri güncellendi
Fransızca hakkında bilginiz var mı
Fransızca (le français) bir Roman dilidir. İtalyanca, Portekizce ve İspanyolca gibi, bir zamanlar Roma İmparatorluğu'nda kullanılan popüler Latince'den gelir. Fransızca konuşan bir kişi veya ülke "Francophone" olarak adlandırılabilir. Fransızca 29 ülkede resmi dildir. Fransızca, Avrupa Birliği'nde en çok konuşulan dördüncü ana dildir. Fransızca, İngilizce ve Almanca'dan sonra AB'de üçüncü sırada yer alır ve İngilizce'den sonra en yaygın olarak öğretilen ikinci dildir. Dünyanın Fransızca konuşan nüfusunun çoğunluğu, birinci veya ikinci dil olarak Fransızca konuşabilen 34 ülke ve bölgeden yaklaşık 141 milyon Afrikalı ile Afrika'da yaşıyor. Fransızca, Kanada'da İngilizce'den sonra en çok konuşulan ikinci dildir ve her ikisi de federal düzeyde resmi dildir. 9,5 milyon kişinin veya %29'unun birinci dili ve 2,07 milyon kişinin veya tüm Kanada nüfusunun %6'sının ikinci dilidir. Diğer kıtaların aksine, Fransızcanın Asya'da popülaritesi yoktur. Şu anda, Asya'daki hiçbir ülke Fransızca'yı resmi dil olarak tanımıyor.