İzlandaca içindeki drottin ne anlama geliyor?

İzlandaca'deki drottin kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte drottin'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İzlandaca içindeki drottin kelimesi papaz, kral, şah, padişah, kıral anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

drottin kelimesinin anlamı

papaz

kral

şah

padişah

kıral

Daha fazla örneğe bakın

Lofið Drottin, öll verk hans, á hverjum stað í ríki hans.“ — Sálmur 103:19-22.
RAB’be övgüler sunun, Ey O’nun egemen olduğu yerlerdeki bütün yaratıklar!”—Mezmur 103:19-22, YÇ.
Hann treysti skilyrðislaust á Jehóva sem sinn alvalda Drottin.
Bu kral, kesin bir şekilde Egemen RAB olarak Yehova’ya güveniyordu.
21 Og svo bar við, að þrítugasta og fyrsta árið leið, og aðeins fáir snerust til trúar á Drottin. En allir, sem snerust til trúar, sýndu fólkinu sannlega, að kraftur og andi Guðs, sem bjó í Jesú Kristi, er þeir trúðu á, hafði vitjað þeirra.
21 Ve öyle oldu ki otuz birinci yıl geçti ve Rab’be dönen pek az insan vardı; ancak Rab’be dönenlerin hepsi bütün gerçekliğiyle halka, inandıkları İsa Mesih’te bulunan Tanrı’nın Ruhu ve gücünün kendilerini ziyaret ettiğini açıkladı.
„Ég hef beðið Drottin um hann,“ sagði hún þegar drengurinn fæddist. – 1. Sam.
Oğlu doğduktan sonra “Onu Yehova’dan diledim” dedi (1. Sam.
Jesús neitar ekki að Davíð sé holdlegur forfaðir Krists eða Messíasar en spyr áfram: „Hvernig getur þá Davíð, innblásinn andanum [í Sálmi 110], kallað hann drottin? Hann segir: [Jehóva] sagði við minn drottin: Set þig mér til hægri handar, þangað til ég gjöri óvini þína að fótskör þinni.
İsa, Mesih’in bedeni atasının Davud olduğunu inkâr etmemekle birlikte şunu sordu: “Öyle ise, Davud nasıl onu Ruh ile [110. Mezmur’da] Rab diye çağırır ve der: ‘Rab Rabbime dedi: Ben düşmanlarını senin ayakların altına koyuncıya kadar, sağımda otur?’
‚Konur sem leggja hart á sig fyrir Drottin
‘Rabde Çok Çalışan Kadınlar’
Drottin ætíð gleðji sérhvert okkar nú.
Vefalı kalalım Yüce Tanrı’ya.
6 Ég segi yður, ef þér hafið öðlast avitneskju um gæsku Guðs og dæmalausan kraft, visku hans, þolinmæði og umburðarlyndi gagnvart mannanna börnum og jafnframt um bfriðþæginguna, sem fyrirbúin var frá cgrundvöllun veraldar, til þess að hjálpræðið næði til hvers manns, sem leggur dtraust sitt á Drottin, heldur boðorð hans af staðfestu og stendur stöðugur í trú sinni, þar til lífi hans lýkur, ég á við líf hins dauðlega líkama —
6 Size söylerim, Tanrı’nın insançocuklarına olan iyiliğinin ve O’nun eşsiz gücünün ve hikmetinin ve sabrının ve tahammülünün ve aynı zamanda Rab’be güvenene ve O’nun emirlerini yerine getirmek için canla başla çalışana ve hayatının sonuna kadar, ölümlü bedenin hayatını kastediyorum, inanmaya devam edene kurtuluşun gelebileceği dünyanın kuruluşundan beri hazırlanmış olan kefaretin bilgisine eriştiyseniz—
Þeir kjósa heldur að tilbiðja nafnlausan Drottin eða Guð og dýrka heiðna þrenningu.
Onlar, isimsiz bir Rab ya da Tanrı’ya tapınmayı ve putperest Üçlüğü yüceltmeyi yeğliyorlar.
Riley umorðaði orð Páls á annað hátt: „Hin óbrotna merking var þessi: ‚Ég vænti þess að þið haldið áfram því sem ég hef komið af stað, bæði í verki og kennslu, og ég vænti þess að þið veitið mótstöðu eins og ég veitti mótstöðu, kennið bæði einslega og opinberlega eins og ég gerði á strætum úti og hús úr húsi, berið vitni fyrir Gyðingum og Grikkjum um iðrun til Guðs og trú á Drottin vorn Jesú Krist, því að þetta eru grundvallaratriðin!‘ “
Riley şunları yazdı: “Bunun açık anlamı şuydu: ‘Hem yaparak, hem de öğreterek başlattığım şeye devam etmenizi ve benim direndiğim gibi direnmenizi; temel teşkil ettiğinden, Tanrı’ya tövbe ve Rabbimiz İsa Mesih’e imanı Yahudiler ile Yunanlılara aynı şekilde şahadet etmek üzere benim sokaklarda ve evden eve yaptığım gibi, hem özel olarak, hem de alenen öğretmenizi sizden bekliyorum.’”
Þegar hann neyddist til að gera sér upp geðveiki frammi fyrir Akís konungi í Gat orti hann einkar fagran sálm þar sem hann lýsir trú sinni meðal annars þannig: „Miklið Drottin ásamt mér, tignum í sameiningu nafn hans.
Gat Kralı Akiş’in önünde deli numarası yapmak zorunda kaldığında bile çok güzel bir mezmur besteledi. Bu ilahide şu iman ifadeleri yer alıyordu: “Benimle beraber RABBİ tazim edin, ve ismini birlikte yükseltelim.
Þegar við upplifum þá elsku, munum við fara að elska Drottin stöðugt meira.
Bu sevgiyi hissettikçe, Rab’bi giderek daha çok sevmeye başlayacağız.
„Og enn fleiri urðu þeir, sem trúðu á Drottin, fjöldi karla og kvenna.“ (Post.
“İman eden daha bir çok erkek ve kadınlar Rabbe katılıyorlardı.” (Res. İşl.
Um aðra systur sagði hann: „Heilsið Persis . . . sem mikið hefur starfað fyrir Drottin.“
Hemşire Persis’le ilgili şunu söyledi: ‘Rabde çok çalışmıştır.’
Efesusbréfið 6:4: „Reitið ekki börn ykkar til reiði heldur alið þau upp með aga og fræðslu um Drottin.“
Efesoslular 6:4: “Çocuklarınızı çileden çıkarmayın; onlara Yehova’nın yol gösteren düşünüşünü aşılayarak, O’nun terbiyesiyle yetiştirin.”
(Matteus 4:10; 6:9; 22:37, 38; Jóhannes 12:28; 17:6) Þannig endurómaði hann hlýlega hvatningu sálmaskáldsins: „Miklið Drottin ásamt mér, tignum í sameiningu nafn hans.“
İsa yeryüzündeki hizmetinin başlangıcından sonuna kadar Babasını yüceltti ve O’nun ismini gayretle bildirdi (Matta 4:10; 6:9; 22:37, 38; Yuhanna 12:28; 17:6).
(20:13-21) Hann minnti þá á að hann hefði kennt þeim „í heimahúsum“ og ‚vitnað rækilega bæði fyrir Gyðingum og Grikkjum um afturhvarf til Guðs og trú á Drottin vorn Jesú.‘
(20:13-21) Onlara “evden eve” öğretip nasıl “Allaha tövbe ve Rabbimiz İsa Mesihe imanı Yahudilere hem de Yunanlılara” şahadet ettiğini hatırlattı.
En bráðlega, eins og segir í Síðara Þessaloníkubréfi 1: 7, 8, kemur lausnin „þegar Drottinn Jesús opinberast af himni með englum máttar síns. Hann kemur í logandi eldi og lætur hegningu koma yfir þá, sem þekkja ekki Guð, og yfir þá, sem hlýða ekki fagnaðarerindinu um Drottin vorn Jesú.“
Fakat yakında, II. Selânikliler 1:6, 7’de söylendiği gibi “Allahı bilmiyenlerden ve Rabbimiz İsanın inciline itaat etmiyenlerden intikam alarak Rab İsanın, kuvvetinin melekleri ile ateş alevinde gökten zuhurunda” rahat edecekler.
11 Innan kristna safnaðarins nú á dögum eru margar kristnar konur sem ‚leggja hart á sig fyrir Drottin.‘
11 Bugün İsa’nın takipçilerinin cemaati içinde “Rabde canla başla çalışan” birçok kadın vardır.
Aðalkrafan er sú sem Páll postuli nefndi við fangvörðinn í Filippí: „Trú þú á Drottin Jesú, og þú munt verða hólpinn.“
İlk talep, resul Pavlus’un Filipili gardiyana söylediğidir. O şöyle dedi: “Rab İsaya iman et, kurtulursun.”
Í Biblíunni segir: „Sæll er sá sem óttast Drottin og gleðst yfir boðum hans.
Kutsal Kitap şöyle der: “Ne mutlu Yehova’dan korkan insana, O’nun emirlerinden çok zevk alana! . . . .
Og „enn fleiri urðu þeir, sem trúðu á Drottin, fjöldi karla og kvenna.“
Bundan sonra ‘iman eden daha birçok erkek ve kadın Rabbe katılmaya’ devam etti.
Það er mikill heiður að mega tala við Drottin alheimsins í bæn!
Evrensel Egemen’e dua yoluyla hitap edebilmek ne büyük bir onurdur!
Drottin ætíð gleðji sérhvert okkar nú.
Vefa duyup Sözü ilan edelim!
„Allt sem andardrátt hefir lofi Drottin!“ — SÁLMUR 150:6.
“Bütün nefes sahipleri RABBE hamdetsin” (MEZMUR 150:6).

İzlandaca öğrenelim

Artık drottin'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.

İzlandaca hakkında bilginiz var mı

İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.