Portekizce içindeki água ne anlama geliyor?
Portekizce'deki água kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte água'ün Portekizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Portekizce içindeki água kelimesi su, su, (bir bardak) su, yağmur, su, su yüzeyi, sıvı, su, su, su, suvarmak, şelale, çağlayan, su karatavuğu, dere kuşu, su seviyesi işareti, su yükseklik çizgisi, akuamarin, gök zümrüt, dam penceresi, ani sel, su baskını, parfüm, erkek kokusu, erkek parfümü, gravür, itici şey, bozulmak, dijital filigran, gerisinde biriken su, batmak, bozulmak, çatı oluğu, tatlı su (balığı, vb.), tatlı suda yaşayan, neşelendirici, iştah açıcı, açık, apaçık, gün gibi ortada, zayıf, kuvvetsiz, çamaşır suyu, beyazlatıcı, denizanası, damla damla akan şey, maden suyu, maden sodası, soda, oyma baskı, yağmur fırtınası, sutavuğu, sakarmeki, alkollü içki, sağrılı çatı, mansart çatısı, yağmur suyu, atık su, su seviyesi, su dağıtım sistemi, yeraltı suyu, pis su, kaynar su, saf su, damıtılmış su, damıtık su, içme suyu, tatlı su, tatlısu, yüksek su düzeyi, yüksek su seviyesi, sıcak su, bardağı taşıran son damla, maden sodası, soda, maden sodası, su tabancası, su işkencesi, maden suyu, tuzlu su, musluk suyu, su şişesi, su kestanesi, su ısıtıcısı, buhar, su buharı, su kütlesi, kadınlara yönelik film, debi, hidrojen peroksit, aykırı tip, musluk suyu, kaynak suyu, gazsız maden suyu, akış hızı, su hakları, su kullanma hakkı, kepekli bisküvi, yıkanmak, ağzını sulandırmak, yüzünü yıkamak, yıkanarak çıkmak, su üstünde, su üzerinde, tatlı su (gölü), su pompası, saç ağartıcı, tatlısu kaplumbağası, filigran, sıcak su torbası, su altında anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
água kelimesinin anlamı
susubstantivo feminino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Havia água no chão onde a banheira transbordou. |
susubstantivo feminino (bebida) (içecek) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Garçom, podia trazer um pouco d'água, por favor? Garson, bize su getirir misin? |
(bir bardak) susubstantivo feminino (copo d'água) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Garçom, podia trazer três águas, por favor? Garson, bize üç su getirir misin? |
yağmursubstantivo feminino (chuva) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Depois da tempestade, havia poças de água por toda parte. |
susubstantivo feminino (nehir, göl, deniz) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Eu vou nadar na água. Você está vindo? |
su yüzeyisubstantivo feminino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Veja como a água é tranquila de manhã. |
sıvısubstantivo feminino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Algumas pessoas dizem que você deve beber água com açúcar quando estiver doente. |
susubstantivo feminino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
susubstantivo feminino (mecazlı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Ele se inclinou sobre o parapeito e caiu na água. |
sulocução adjetiva (suyla ilgili) Você pode pegar a garrafa de água para mim? |
suvarmaklocução verbal (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Você precisa alimentar e dar água aos cavalos. |
şelale, çağlayan
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) A cascata corria pelas pedras até uma bacia profunda abaixo. |
su karatavuğu, dere kuşusubstantivo masculino (pássaro) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
su seviyesi işareti, su yükseklik çizgisisubstantivo feminino (marca do nível da água) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
akuamarin, gök zümrütsubstantivo feminino (tipo de pedra) (yeşil taş) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
dam penceresisubstantivo feminino (espécie de sótão) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
ani sel, su baskını(inundação repentina e violenta) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
parfüm
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
erkek kokusu, erkek parfümü
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Por que ele insiste em usar essa colônia forte? |
gravürsubstantivo feminino (arte: uso em metal) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
itici şey(figurado, chulo) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
bozulmak(figurado, informal) (plan, vb.) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) |
dijital filigran
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
gerisinde biriken su(barajın, vb.) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
batmak(figurado) (şirket, vb.) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) O empreendimento naufragou quando o mercado ruiu. |
bozulmak(figurado) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) O sindicato convocou uma greve depois das negociações sobre os benefícios de aposentadoria fracassarem. |
çatı oluğu
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
tatlı su (balığı, vb.), tatlı suda yaşayanadjetivo (animal não marinho) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
neşelendirici(filme, etc.) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
iştah açıcılocução adjetiva (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
açık, apaçık, gün gibi ortada(informal: óbvio) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
zayıf, kuvvetsizexpressão (figurado, sem profundidade) (mecazlı) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
çamaşır suyu, beyazlatıcı(BRA) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Mamãe sempre guarda a garrafa de água sanitária perto da máquina de lavar. |
denizanasısubstantivo feminino (criatura marinha) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Haviam milhares de águas-vivas afogadas na costa. |
damla damla akan şey
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) James não havia fechado a torneira completamente e um pingo de água ainda vazava dela. |
maden suyu, maden sodası, soda
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Daisy adicionou água com gás no seu Whisky. |
oyma baskısubstantivo feminino (arte: impressão) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
yağmur fırtınası
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
sutavuğu, sakarmekisubstantivo feminino (ave aquática) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
alkollü içki(EUA, gíria) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
sağrılı çatı, mansart çatısısubstantivo feminino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
yağmur suyu
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
atık su
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
su seviyesisubstantivo feminino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
su dağıtım sistemi
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
yeraltı suyu
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
pis su
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
kaynar su
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
saf su, damıtılmış su, damıtık su
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
içme suyu
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
tatlı su, tatlısu
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
yüksek su düzeyi, yüksek su seviyesisubstantivo feminino (mar, rio: nível de água) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
sıcak su(temperatura da água) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
bardağı taşıran son damlaexpressão (figurado) (mecazlı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
maden sodası, soda
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
maden sodası
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
su tabancasısubstantivo feminino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
su işkencesi(tortura com uso de água) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
maden suyu
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
tuzlu su
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
musluk suyu
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Você quer água engarrafada ou da torneira? |
su şişesi
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Sempre reciclo garrafas d'água. |
su kestanesisubstantivo feminino (noz chinesa usada na cozinha) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
su ısıtıcısısubstantivo masculino (aquecedor, tanque de água quente) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
buhar, su buharısubstantivo masculino (vapor) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
su kütlesisubstantivo masculino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
kadınlara yönelik film(filme para plateia feminina) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Quando sai um novo filme água com açúcar, é sempre meu namorado quem quer ver e não eu! |
debi
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
hidrojen peroksit
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
aykırı tipexpressão (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Estude as pessoas na foto por 15 segundo e depois me diga quem é o peixe fora d'água. |
musluk suyu
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
kaynak suyusubstantivo feminino (água de fonte natural do subsolo) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
gazsız maden suyu(água mineral sem bolhas) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
akış hızı
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
su hakları, su kullanma hakkısubstantivo masculino plural (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
kepekli bisküvi(estrangeirismo) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
yıkanmak(BRA: informal) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) |
ağzını sulandırmak
(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) |
yüzünü yıkamakexpressão verbal (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) |
yıkanarak çıkmakexpressão verbal (leke, vb.) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) |
su üstünde, su üzerindeexpressão verbal (zarf: Fiillerin niteliğini belirtir (örnek: "Bu ev daha güzel görünüyordu").) |
tatlı su (gölü)locução adjetiva (lago) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
su pompasısubstantivo feminino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Tom comprou uma bomba de água depois de seu porão ter sido inundado três vezes. |
saç ağartıcı
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Max usou água oxigenada para clarear o cabelo dele. |
tatlısu kaplumbağası
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
filigransubstantivo feminino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
sıcak su torbası
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Quando eu era pequena e tinha dor de ouvido, minha mãe fazia eu colocar a orelha numa bolsa de água quente. |
su altında(BRA) (zarf: Fiillerin niteliğini belirtir (örnek: "Bu ev daha güzel görünüyordu").) Alguns patos conseguem mergulhar embaixo d'água por vários minutos de cada vez. |
Portekizce öğrenelim
Artık água'ün Portekizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Portekizce içinde arayabilirsiniz.
água ile ilgili kelimeler
Portekizce sözcükleri güncellendi
Portekizce hakkında bilginiz var mı
Portekizce (português), Avrupa'nın İber yarımadasına özgü bir Roma dilidir. Portekiz, Brezilya, Angola, Mozambik, Gine-Bissau, Cape Verde'nin tek resmi dilidir. Portekizce, 215 ila 220 milyon anadili ve 50 milyon ikinci dil konuşanı olmak üzere toplamda yaklaşık 270 milyona sahiptir. Portekizce genellikle dünyada en çok konuşulan altıncı dil, Avrupa'da üçüncü sırada yer alır. 1997'de kapsamlı bir akademik çalışma, Portekizce'yi dünyadaki en etkili 10 dilden biri olarak sıraladı. UNESCO istatistiklerine göre, Portekizce ve İspanyolca, İngilizce'den sonra en hızlı büyüyen Avrupa dilleridir.