Fransızca içindeki pays ne anlama geliyor?

Fransızca'deki pays kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte pays'ün Fransızca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Fransızca içindeki pays kelimesi ülke, memleket, millet, ulus, ülke, memleket, ülke halkı, halk, ülke, memleket, merkez, genel merkez, yurt, memleket, vatan, yurt çapında, ülke çapında, yurt çapındaki, ülke çapındaki, güney, anavatan, anayurt, artbölge, arka böle, şehirden uzak gelişmemiş bölge, orta Avustralya, kuzey, vatan hasreti, vatan özlemi, Galler'e özgü, denizaşırı ülkeler, denizden uzakta, iç kısımlarda, Avustralya'da, Hollanda, mitolojide rüya ülkesi, Galler, çok hoş/güzel yer, hayal ülkesi, gelişmekte olan ülke, Doğu Avrupa, ev sahibi ülke, sıla çeken, gurbet çeken, ev/vatan hasreti çeken, belli bir bölgede yetişen/yetiştirilen, iç kesimlerdeki, ithalatçı ülke, dışalımcı ülke, harikalar diyarı, eve dönüş, yuvaya dönüş, hayal alemi, işe yaramaz şirket, vatana dönmek, yurda dönmek, memlekete dönmek, (başka bir ülkeye) iltica etmek, bir uçtan bir uca, yerlisi, ihracatçı/dışsatımcı ülke, iç bölge, Baltıklar, başka bir yere yerleştirilen kimse, sıla özlemi, sıla hasreti anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

pays kelimesinin anlamı

ülke, memleket

nom masculin (territoire national)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Les dirigeants de ce pays travaillent dur.
Bu ülkenin (or: memleketin) liderleri gerçekten de çok çalışıyor.

millet, ulus

(peuple)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
La moitié du pays soutient ce parti.

ülke, memleket

nom masculin

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Elle vient d'un pays lointain.

ülke halkı, halk

nom masculin (peuple) (mecazlı)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
L'extravagance de la reine a choqué le pays tout entier.

ülke, memleket

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
En prenant la mer, David se demandait s'il allait revoir ce pays un jour.

merkez, genel merkez

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Detroit est le siège de l'industrie automobile américaine.
Detroit şehri, Amerikan otomobil endüstrisinin merkezi durumundadır.

yurt, memleket, vatan

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Mon pays natal me manquait quand j'étudiais à l'étranger.

yurt çapında, ülke çapında, yurt çapındaki, ülke çapındaki

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
Une alerte nationale a été lancée concernant l'enfant disparu.

güney

(hémisphère, partie)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
La côte sud de ce pays est très belle.

anavatan, anayurt

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
La patrie de Sven est la Norvège.

artbölge, arka böle, şehirden uzak gelişmemiş bölge

nom masculin

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)

orta Avustralya

(anglicisme)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)

kuzey

(hémisphère, partie)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)

vatan hasreti, vatan özlemi

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)

Galler'e özgü

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
Les gens assis à la table d'à côté avaient un accent gallois.

denizaşırı ülkeler

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Le service de santé a du mal à retenir les jeunes médecins quand, à l'étranger, on leur offre de meilleurs salaires.

denizden uzakta, iç kısımlarda

(zarf: Fiillerin niteliğini belirtir (örnek: "Bu ev daha güzel görünüyordu").)
Lorsqu’il n’y avait plus de poissons, beaucoup de pêcheurs ont dû s’établir à l’intérieur des terres pour se trouver un nouvel emploi.

Avustralya'da

(zarf: Fiillerin niteliğini belirtir (örnek: "Bu ev daha güzel görünüyordu").)

Hollanda

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Tom a visité les Pays-Bas cet été.

mitolojide rüya ülkesi

nom masculin (figuré)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)

Galler

nom propre masculin (ülke)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Enfant, je passais toutes mes vacances d'été au Pays de Galles.

çok hoş/güzel yer

nom masculin

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Le parc national du Mont Rainier est un pays merveilleux avec ses glaciers et son manteau de neige.

hayal ülkesi

nom masculin

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Nous ne pouvons pas continuer à vivre dans un pays imaginaire ; il faut que nous prenions mieux soin des ressources de la Terre.

gelişmekte olan ülke

(ancienne appellation)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)

Doğu Avrupa

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Les langues slaves sont courantes en Europe de l'Est.

ev sahibi ülke

nom masculin (événements)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
L'Afrique du Sud est le pays organisateur de la Coupe du Monde cette année.

sıla çeken, gurbet çeken, ev/vatan hasreti çeken

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
Carl était en poste à l'étranger depuis à peu près six mois lorsqu'il a commencé à avoir le mal du pays.

belli bir bölgede yetişen/yetiştirilen

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
On peut acheter des légumes du terroir au marché des agriculteurs locaux.

iç kesimlerdeki

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)

ithalatçı ülke, dışalımcı ülke

nom masculin

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)

harikalar diyarı

nom masculin

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Dans l'histoire, Alice entre dans un pays des merveilles plein d'aventures.

eve dönüş, yuvaya dönüş

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
La famille s'est rassemblée pour célébrer le retour à la maison de Cameron, absent pendant de nombreuses années.

hayal alemi

nom masculin (mecazlı)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)

işe yaramaz şirket

(pays, entreprise)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)

vatana dönmek, yurda dönmek, memlekete dönmek

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
Lisa avait passé cinq ans à l'étranger et avait hâte de rentrer (or: de rentrer chez elle).

(başka bir ülkeye) iltica etmek

(geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").)
L'espion avait fui vers l'Ouest.

bir uçtan bir uca

locution adverbiale (gezi)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
Il s'est mis en route pour son aventure à travers le pays, de Washington à Los Angeles.

yerlisi

(familier : personne) (bir yerin)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Vous êtes du coin ?

ihracatçı/dışsatımcı ülke

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)

iç bölge

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Dan s'est établi à l'intérieur des terres parce qu'il n'aimait pas le climat côtier.

Baltıklar

nom masculin pluriel (Baltık devletleri)

(çoğul isim: Birden fazla varlığı ya da kavramı ifade eder.)

başka bir yere yerleştirilen kimse

locution verbale

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Kelly n'est pas originaire de Floride, elle vient du Texas.

sıla özlemi, sıla hasreti

nom masculin

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)

Fransızca öğrenelim

Artık pays'ün Fransızca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Fransızca içinde arayabilirsiniz.

Fransızca hakkında bilginiz var mı

Fransızca (le français) bir Roman dilidir. İtalyanca, Portekizce ve İspanyolca gibi, bir zamanlar Roma İmparatorluğu'nda kullanılan popüler Latince'den gelir. Fransızca konuşan bir kişi veya ülke "Francophone" olarak adlandırılabilir. Fransızca 29 ülkede resmi dildir. Fransızca, Avrupa Birliği'nde en çok konuşulan dördüncü ana dildir. Fransızca, İngilizce ve Almanca'dan sonra AB'de üçüncü sırada yer alır ve İngilizce'den sonra en yaygın olarak öğretilen ikinci dildir. Dünyanın Fransızca konuşan nüfusunun çoğunluğu, birinci veya ikinci dil olarak Fransızca konuşabilen 34 ülke ve bölgeden yaklaşık 141 milyon Afrikalı ile Afrika'da yaşıyor. Fransızca, Kanada'da İngilizce'den sonra en çok konuşulan ikinci dildir ve her ikisi de federal düzeyde resmi dildir. 9,5 milyon kişinin veya %29'unun birinci dili ve 2,07 milyon kişinin veya tüm Kanada nüfusunun %6'sının ikinci dilidir. Diğer kıtaların aksine, Fransızcanın Asya'da popülaritesi yoktur. Şu anda, Asya'daki hiçbir ülke Fransızca'yı resmi dil olarak tanımıyor.