Portekizce içindeki boca ne anlama geliyor?
Portekizce'deki boca kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte boca'ün Portekizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Portekizce içindeki boca kelimesi ağız, ağız, ağız, namlu ağzı, gaga, ağız, ocak, set üstü ocak, genişlik, ağız, ağız, ağız, ağız, ağız, sataşma, alay ederek sataşma, ağzı açık tutmak için takılan alet, geğirtmek, (pantolon) ispanyol paça, yazılı olmayan, yazısız, iştah açıcı, ortada, açık, kes sesini, kapa çeneni, kapa çeneni, damak, ocak, tartışma, atışma, çok konuşan/boşboğaz kimse, ağızdan ağıza, fikrini açıklamak/birşeyi savunmak, sesini kesmek, susmak, sessiz olmak, konuşmak, susmak, kaşıkla beslemek, ağızdan ağıza, sesini kesmek, kaşıkla yedirmek, susturmak, bol paçalı pantolon, çenesini tutmak, kaşıkla yedirmek, sözünü ettirmemek, lafını ettirmemek, susturmak, sessiz olmak, sesini kesmek, sessiz ol, sessiz olun, kes, tıraşı kes, süzgeçli ağızlık, kes sesini, sahne fonu, kadın cinsel organı, tartışma, dudağını değdirmek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
boca kelimesinin anlamı
ağızsubstantivo feminino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Ele abriu a boca para o dentista. |
ağız(şişe, vb.) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) A boca da lata de gasolina foi desenhada de forma que ela não respingasse. |
ağızsubstantivo feminino (abertura natural) (doğal açıklık) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) A entrada da caverna era pequena, mas a parte interna era grande. |
namlu ağzısubstantivo feminino (em arma) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
gagasubstantivo feminino (semelhante a um bico) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) As tartarugas-mordedoras têm uma boca pontuda. |
ağızsubstantivo feminino (INGL, gíria) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
ocak, set üstü ocak(queimador de fogão) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Ponha a panela na boca do fogão e aqueça gentilmente por cinco minutos. |
genişliksubstantivo feminino (náutica, largura de embarcação) (gemi) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Um barco de boca larga tem boa estabilidade. |
ağızsubstantivo feminino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) A boca dos gafanhotos se abriu lateralmente. |
ağızsubstantivo feminino (literário) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) A boca da profundeza se abriu e engoliu o navio durante a tempestade. |
ağız(boca de animal) (hayvan) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
ağız(informal) (köpek, vb.) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Meu cachorro começa a lamber os beiços sempre que eu abro a geladeira. |
ağız(kişi, argo) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Toda vez que Sammy come um sanduíche de manteiga de amendoim, ele lambe os beiços. |
sataşma, alay ederek sataşma(BRA) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) O jogador foi tirado de campo com os insultos da torcida ressoando em seus ouvidos. |
ağzı açık tutmak için takılan aletsubstantivo masculino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) O dentista usava um abre-boca para manter a boca do paciente aberta enquanto ele trabalhava. |
geğirtmek(informal, má digestão) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) |
(pantolon) ispanyol paça(calças largas no tornozelo) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
yazılı olmayan, yazısız
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
iştah açıcılocução adjetiva (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
ortada, açıkexpressão (conhecido publicamente) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
kes sesini, kapa çeneniinterjeição (ofensivo) (argo) (ünlem: Üzüntü, sevinç, korku, kızgınlık, şaşkınlık gibi duyguları belirtir veya bir kimseyi çağırmak için kullanılır.) Cala a boca! O que está dizendo não faz sentido. Cala a boca! Você não tem nada a dizer sobre este assunto. |
kapa çeneni
(ünlem: Üzüntü, sevinç, korku, kızgınlık, şaşkınlık gibi duyguları belirtir veya bir kimseyi çağırmak için kullanılır.) |
damak
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
ocak(POR) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
tartışma, atışma(informal) (resmi olmayan dil) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
çok konuşan/boşboğaz kimse(figurado, informal) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
ağızdan ağızaexpressão Ele esperou que o boca a boa fosse atrair clientes para a sua empresa de paisagismo. |
fikrini açıklamak/birşeyi savunmakexpressão (figurado) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) |
sesini kesmek, susmak, sessiz olmak(informal) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) |
konuşmakexpressão verbal (informal) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Se você achou que ele estava errado, você devia ter aberto a boca e dito! |
susmakexpressão verbal (informal) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) |
kaşıkla beslemek
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) |
ağızdan ağızalocução adjetiva (comunicação informal e oral) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) A publicidade boca a boca nem sempre é confiável. |
sesini kesmek
(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Queria que às vezes ele parasse de falar e prestasse atenção. |
kaşıkla yedirmek(birisine bir şeyi) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) |
susturmakexpressão verbal (informal) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) |
bol paçalı pantolonsubstantivo feminino (calça de boca larga) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Kate comprou uma calça boca-de-sino na promoção. |
çenesini tutmaklocução verbal (figurado) (argo) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) É melhor você fechar a boca a respeito dos biscoitos que sumiram. |
kaşıkla yedirmek
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) |
sözünü ettirmemek, lafını ettirmemekexpressão (informal) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) |
susturmak(informal, ofensivo) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) |
sessiz olmak, sesini kesmekinterjeição (gíria: parar de falar) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) |
sessiz ol, sessiz olun
(ünlem: Üzüntü, sevinç, korku, kızgınlık, şaşkınlık gibi duyguları belirtir veya bir kimseyi çağırmak için kullanılır.) Fiquem quietos! As pessoas estão fazendo um teste. |
kes, tıraşı kesinterjeição (argo) (ünlem: Üzüntü, sevinç, korku, kızgınlık, şaşkınlık gibi duyguları belirtir veya bir kimseyi çağırmak için kullanılır.) Cala a boca! Eu estou cansado de você reclamando sempre. |
süzgeçli ağızlık(tubo flexível de borracha) (çiçek sulama kovası, vb.) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
kes sesini(ofensivo) (ünlem: Üzüntü, sevinç, korku, kızgınlık, şaşkınlık gibi duyguları belirtir veya bir kimseyi çağırmak için kullanılır.) Cala a boca! Não quero ouvir nem mais uma palavra de você. |
sahne fonu(teatro) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) O pano de boca foi abaixado no palco como pano de fundo para a cena do dia. |
kadın cinsel organı(BR, vulgar) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) A modelo fez uma pose que deu ao fotógrafo uma visão clara de sua boceta. |
tartışma
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
dudağını değdirmek
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) |
Portekizce öğrenelim
Artık boca'ün Portekizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Portekizce içinde arayabilirsiniz.
boca ile ilgili kelimeler
Portekizce sözcükleri güncellendi
Portekizce hakkında bilginiz var mı
Portekizce (português), Avrupa'nın İber yarımadasına özgü bir Roma dilidir. Portekiz, Brezilya, Angola, Mozambik, Gine-Bissau, Cape Verde'nin tek resmi dilidir. Portekizce, 215 ila 220 milyon anadili ve 50 milyon ikinci dil konuşanı olmak üzere toplamda yaklaşık 270 milyona sahiptir. Portekizce genellikle dünyada en çok konuşulan altıncı dil, Avrupa'da üçüncü sırada yer alır. 1997'de kapsamlı bir akademik çalışma, Portekizce'yi dünyadaki en etkili 10 dilden biri olarak sıraladı. UNESCO istatistiklerine göre, Portekizce ve İspanyolca, İngilizce'den sonra en hızlı büyüyen Avrupa dilleridir.